Saf su elde etmek oldukça kolaydır ve bunu evde yapmak için birçok yöntem vardır. Sudan mineralleri ve kimyasalları çıkardığında, saf su elde etmiş olursun. İnsanlar içmek, bitki sulamak, nemlendiriciye doldurmak, buharlı ütü ve hatta akvaryumlara koymak gibi çeşitli nedenlerle saf su yaparlar. Bu wikiHow makalesi, sana bunun nasıl yapılacağını gösterecek.

Musluk Suyunu Cam Kâseyle Damıt

1- 19 litrelik paslanmaz tencereyi yarısına kadar musluk suyu ile doldur.

2- Suya bir cam kâse yerleştir. Kâsenin yüzer hâlde olduğundan emin ol. Kâse, tencerenin dibine temas etmemeli.

• Eğer kâse yüzmüyorsa onu sudan çıkar ve tencerenin dibine bir pişirme teli koy. Sonra kabı tekrar suya bırak.

3- Sonraki adıma geçmeden önce tenceredeki su kaynıyor olmalı. Bu, sudaki metanol ve etanol gibi kimyasalların kaynamayla giderilmesi içindir.

4- Sıcak/soğuk bariyer ile bir yoğunlaştırma etkisi oluştur. Bunu tencerenin kapağını ters çevirip içerisine buz koyarak yapabilirsin. Sıcak buhar soğuk kapağa çarptığında, yoğuşma oluşturacaktır.

5- Suyu tencerede kaynat. Su kaynamaya devam ederken, buharın yükselmesine ve suyun tencerenin kapağında yoğunlaşmasına neden olacak. Kâsede ihtiyacın olduğu kadar saf su olana kadar damıtma işleminin devam etmesini sağla.

6- Suyun kâse içinde birikmesini izle. Bu su kabı sıcak olacaktır ama kaynamaması gerekir. Eğer kâsedeki su kaynmaya başlarsa sadece tenceredeki suyun kaynaması için ocağın ateşini kıs

7- Tencereyi ocaktan al ve kapağı kaldır.

8- Saf su kabını kaynar su tenceresinden çıkar. Kendini yakmamak için bunu yaparken dikkatli ol. İstersen kabı çıkarmadan önce suyun soğumasını bekleyebilirsin.

9- Saf suyu saklamadan önce soğumasını bekle.

Musluk Suyunu Cam Şişelerle Damıt

1- Saf su elde etmek için 2 tane cam şişe al. Bu sürecin en iyi şekilde işlemesi için damıtılan suyun şişeye geri gitmesini önleyecek şekilde en azından 1 şişenin boynunun dışa doğru eğimli olması iyi olur.

2- 1 şişeyi musluk suyu ile doldur. Şişenin ağzında 10 cm kadar boşluk bırak.

3- 2 şişeyi uç uca birleştir ve koli bandı ile bağlantıyı iyice sağlamlaştır.

4- Suyu damıtmak için 19 litrelik paslanmaz tencere içindeki kaynar suyu kullan. Musluk suyu ile doldurulmuş şişeyi kaplayacak kadar su doldur.

5- Boş şişeyi, ağzı tencerenin kenarında olacak şekilde 30 derece kadar eğik yerleştir. Bu açı buharlaşan saf suyun toplanmasını kolaylaştırır.

6- Üstteki şişenin üzerine bir buz torbası koy. Bu, bir sıcak/soğuk bariyeri oluşturacak, dolu şişeden buharlaşan suyun daha soğuk şişede yoğunlaşmasına neden olacaktır.

7- Damıtma işlemine şişede ihtiyacın kadar saf su birikene kadar devam et.

Yağmur Suyunu İçme Suyuna Dönüştür

1- Yağmur suyunu biriktirmek için dışarı büyük, temiz bir kâse koy.

2- Minerallerin dağılması için kabı 2 tam gün dışarıda bırak.

3- Damıtılmış suyu temiz sürahilerde sakla. Not: Bu yöntemle içilebilir su üretilebiliyor olsa da, kirleticilerin ve zararlı bakterilerin suda bulunması muhtemeldir. Eğer temiz olduğunu bilmiyorsan suyu içmeden önce arıtmak, kaynatmak veya kimyasal arıtma yapmak en güvenli yoldur.

İpuçları

su arıtma cihazının geç stop etmesi genelde üretim suyunun az olmasından kaynaklıdır. şu testleri yapınız.

tank vanaısnı kapatın ve akan suya bakın. tank vanası kapalı iken akan su ince ip gibi akıyorsa bir sorun yok demektir. şayet damla damla akıyorsa geç kapanmasının sebebi budur. damla damla akıyorsa memran filtresi zarar görümüş demektir. membran filtrenizi değişim yaptığınızda sorun düzeleçektir. membran değişimini yaptıktan sonra atık suyunuzu kontrol edin, atık su atıyormu diye şayet atmıyorsa flow tıkaklıdır, flow değiştirin. flow tıklaı olarak arıtma cihazını asla kullanmayın yoksa yeni takılan membranı da 3-10 satt içinde bozar.

diğer bir sorun ise bağlantılarınızı kontrol ediniz su arıtma cihazı giriş çıkış su hortumlarını doğru taktığınızdan emin olunuz.

KURAKLIK

Bir bölgede nem miktarındaki geçici dengesizliğin o bölgedeki su kıtlığı ile ilişkisi olarak kabaca tanımladığımız kuraklık doğal bir iklim olayıdır ve herhangi bir zamanda herhangi bir yerde meydana gelebilir.

Kuraklık sayılan otuz bir kadar doğal afet içerisinde pek çok araştırmacıya göre en önemli doğal afettir. Kuraktan nemli iklim tiplerine kadar her yerde görülebilir. Bununla beraber kurak iklimler nem eksikliğinden ve yüksek değişkenlikteki yağıştan dolayı kuraklığa karşı daha hassas konumdadırlar. Ekstrem olaylar içinde kuraklık genellikle yavaş gelişir, sıklıkla uzun bir süreklilik gösterir ve atmosferik tehlikeler içinde tahmini en az olanı olması ile birlikte etkileri çok geniştir.

Kuraklık tabiatın gizli bir tehlikesidir. Genellikle herhangi bir mevsim veya bir zaman diliminde yağış miktarındaki azalmadan dolayı meydana gelir. Kuraklık hesaplamalarında bir bölgedeki yağış ve evapotranspirasyon (buharlaşma + terleme) arasındaki dengenin uzun süreli ortalaması göz önünde bulundurulmalıdır. Kuraklık zamanla (yağış mevsiminin başlamasında gecikmeler, ürün büyüme mevsimi- yağış zamanının ilişkisi) ve yağışların tesirleri (yağış yoğunluğu, sayısı) ile ilişkilidir. Yüksek sıcaklık, şiddetli rüzgâr ve düşük nem miktarı gibi diğer değişkenler birçok bölgede kuraklıkta etkili olur.

Kuraklık yalnızca fiziksel bir olay veya bir doğa olayı olarak görülmemelidir. Onun, insan ve faaliyetlerinin su kaynaklarına olan bağımlılığı nedeniyle toplum üzerinde çeşitli etkileri vardır.

Uzun süreli kuru hava nem azlığı yaratarak bitki, orman ve su kaynaklarında azalmaya sebep olur ve neticede, ciddi çevresel, ekonomik ve sosyal problemlerin ortaya çıkar. Kuraklığın literatürde kullanılan üç çeşidi vardır.

Meterolojik Kuraklık

Uzun bir zaman içinde yağışın belirgin şekilde normal değerlerin altına düşmesi olarak tanımlanır. Nem azlığının derecesi ve uzunluğu meteorolojik kuraklığı belirler ve bölgeden bölgeye gelişiminde farklılıklar gözlenir. Örneğin yağışın ve yağışlı gün sayısının belirli bir değerden az olması temeline dayanarak kurak periyotlar teşhis edilir. Bu hesap şekli nemli subtropikal iklimler gibi yıl boyunca yağış alan yerler için uygundur. Diğer iklim bölgeleri mevsimsel yağış paternleri ile karekterize edilir. Diğer bir tanım şekli yağışın aylık, mevsimlik veya yıllık toplamlarının ortalamasından olan farkları ile ilişkilidir.

Tarımsal Kuraklık

Tarımsal kuraklık meteorolojik kuraklığın çeşitli özellikleri ile çok yakın ilişkilidir. Toprakta bitkinin ihtiyacını karşılayacak miktarda su bulunmaması olarak tanımlanan tarımsal kuraklık nem kaybı ve su kaynaklarında kıtlık oluştuğu zaman meydana gelir. Ürün miktarında azalmaya, büyümelerinde değişime ve hayvanlar için tehlikeye sebep olur.

Hidrolojik Kuraklık

Hidrolojik kuraklık yeraltı su kaynakları, yüzey suları veya yağış periyotlarının etkisi ile ilişkilidir. Meteorolojik kuraklığın uzaması durumunda hidrolojik kuraklıktan söz edilir. Uzun süreli yağış azlığının kaynak seviyeleri, yüzey akışı ve toprak nemi gibi hidrolojik sistemin bileşenlerinde kendisini göstermesidir. Yeraltı suları, nehirler ve göllerin seviyesinde keskin bir düşüşe sebep olur. İnsan, bitki ve hayvan yaşamı için büyük bir tehlike yaratır. Bir dönemde yaşanan yağış miktarında azalma toprak neminde hızlı azalmaya neden olacağı için tarımla uğraşanlarca hemen hissedileceği halde hidroelektrik santrallerinde bir olmasına rağmen arazi kullanımı (örneğin ağaç kesimi), arazinin verimsizleşmesi bölgenin hidrolojik özelliklerini etkiler. Bölgeler hidrolojik sistemleri ile birbirine bağlı oldukları için meteorolojik kuraklığın etkisi ile yağış kıtlığı yaşanan alanların sınırları daha genişleyebilir. İnsan aktiviteleri; arazi kullanımında değişim meydana getirdiği için meteorolojik kuraklığın frekansında değişim olmadığı halde su kıtlığının frekansında değişim meydana getirmesinden dolayı en önemli etken olarak gözlenmiştir.