1. Bu cevap düzenlendi.

    Manyetik Kireç Önleyici Kireç önleyici cihazlar genellikle içme suyunun daha yumuşak olmasını sağlarlar. Esas olarak klasik kullanımda suyun kimyasal yapısının değiştirilmesi ve kireç oluşumunun engellenmesi sağlanır. Kireç oluşumu insan sağlığının yanı sıra aynı zamanda cihazların kullanımı aşamasıDevamını oku

    Manyetik Kireç Önleyici

    Kireç önleyici cihazlar genellikle içme suyunun daha yumuşak olmasını sağlarlar. Esas olarak klasik kullanımda suyun kimyasal yapısının değiştirilmesi ve kireç oluşumunun engellenmesi sağlanır. Kireç oluşumu insan sağlığının yanı sıra aynı zamanda cihazların kullanımı aşamasında da sorunlara neden olur. Bu nedenle manyetik kireç önleyici cihazların kullanımı giderek daha fazla yerde görülür.

    Kireç esas olarak bir kalsiyum bileşiği olup, bu bileşik aynı zamanda suyun daha sert olmasına neden olur. Bu nedenle zamanla borular içerisinde kireç birikimi meydana gelir. Kireç birikiminin artması ile birlikte borularda tıkanmalar ve çeşitli arızaların ortaya çıkması görülür. Özellikle çamaşır makinelerinde kireç ile birlikte ortaya çıkan sorunlar daha büyük sorunların ana nedeni olabilir.

    Genel olarak fiyatları düşük seviyelerde bulunur. Aynı zamanda bu tür ürünlerin kullanımı ile birlikte yerine göre farklı ebatlarda ürün seçimi mümkün olur. Bu nedenle ihtiyaca bağlı olarak maliyetlerin belirlenmesi gibi avantajlar elde edilir. Ürün temel olarak uzun süreli kullanım imkânı sunduğundan dolayı birçok işletmede ya da ev alanlarında rahatlıkla kullanılabilen bir üründür. Aynı zamanda ürünün kullanımı aşamasında yıllık olarak tuz değişimi gibi detaylar bulunmaz.  Bu nedenle fiyatları uygun olmasının yanı sıra kullanımı da gayet kolay ürünler arasında yer alır.

    Manyetik Kireç Önleyici İşe Yarıyor Mu?

    Kireç esas olarak kalsit denilen bileşiğe verilen isimdir. Manyetik kireç önleyici cihazlar oluşturdukları manyetik alan ile kalsit bileşiğinin aragonit formuna dönüşmesine imkân sağlarlar. Manyetik alanlar oluşturularak aynı zamanda cihazların kireç oluşumundan etkilenmemesi sağlanır. Bu tür nedenlerden dolayı cihazların daha uzun ömürlü kullanımı amacı ile manyetik çalışma esaslı bu tür cihazlar kullanılır.

    Manyetik etkiler ile çalışan bu cihazların başarılı olduğu görülür. Bunun yanında uygulaması basit olup, kısa sürede kendini amorti eder. Aynı zamanda bu tür ürünlerin kullanımı sayesinde suların sertlik seviyelerinin istenilen düzeye indirilmesi de mümkün olur. Son yıllarda klasik ve pahalı ürünlerin yerine çeşitli yerlerde uygulaması görülür. Günümüzde bu tür sistemlerin kullanımı aynı zamanda firmamız sayesinde daha ucuz maliyetler ile kireç ile ortaya çıkan sorunların temini imkânı sağlar.

    Manyetik Kireç Önleyici Ömrü Ne Kadar?

    Manyetik kireç önleyicinin ev ya da iş yeri kullanımı genellikle uzun ömürlü olur. Cihaz kullanımı ile birlikte 50 yıla kadar dayanım görülür. Bu sistemlerin içerisinde bulunan mıknatıslar uzun süreler boyunca manyetik alan yaymaya devam ederler. Aynı zamanda başka bir parçası olmadığı için manyetik alanların kolay kolay bozulmaması durumu karşımıza çıkar.

    Bunun yanında bu ürünlerin kullanımı sayesinde ev ve işyerlerinde kireç sorunun ortadan kaldırılması mümkün olur. Genellikle evlerde ve iş yerlerinde genel kullanım amacı için tercih edilir. Aynı zamanda bu tür kireç önleyici sistemlerin kullanılması ile birlikte iş yerlerinde içilebilir su temini sağlanmış olur. Evlerde kullanımının yanı sıra kaplıcalar ya da termal tesisler gibi alanlarda da aşırı kireçlenme nedeni ile ortaya çıkan sorunların giderilmesi aşamasında tercih edilir. Uzun yıllar değiştirilmeden kullanılması da artıları arasında yer alır.

    Manyetik Kireç Önleyici Kullanım Alanları

    Başlıca kullanım alanları su ile çalışan cihazlar olarak karşımıza çıkar. Zamanla ortaya çıkan kireç birikimi bu tür cihazların makinenin parçalarına zarar vermesine neden olur. Bu nedenle de bu tür kireç önleyicilerin kullanımı ile birlikte parçaların daha uzun süreler bozulmadan kullanılması mümkün olur. Günümüzde yaygın kullanım alanları arasında ev tipi kullanım başta gelir. Bu tür kullanımlar ile kombi, bulaşık makinesi, çamaşır makinesi, çay makinesi gibi aletlerin korunması ve daha uzun ömürlü olarak cihazların kullanılması sağlanır.

    Bunların dışında aynı zamanda termal tesislerde boruların yoğun kireçten zarar görmemesi, klima cihazlarında kireç oluşmaması aşamasında da ön plana çıkar. Yüzme havuzu gibi alanlar yine akla gelen alanlar arasında yer alır. Bunların yanı sıra termik santraller ve çeşitli su arıtma sistemlerinde başarılı bir şekilde kullanımı da öne çıkan bir husustur. Esas olarak bu tür cihazların kullanım ile ev tipi ve sanayi tipi su kullanımlarının daha başarılı bir şekilde kireçsiz olması sağlanabilir. Son yıllarda kullanımı giderek artmaktadır.

    Başlıca faydaları arasında bu tür sistemlerin suyun kalitesine etkileri başta gelir. Aynı zamanda kireç oluşumu cihazlara zarar verir. Cihazların kullanım ömrünün uzatılması gibi faydaları da bulunur. Bu tür kullanımlar sayesinde içme suyunun daha kaliteli olması, cihazların kireç taşı nedeni ile arıza göstermemesi imkânları da ortaya çıkmış olur. Aynı zamanda klasik cihazlara göre bakımlarının olmaması da yine artıları arasında önemli bir yer tutar.

    Bu tür arıtma sistemleri maliyet olarak kendini kolay bir şekilde amorti eder. Aynı zamanda kimyasal bir işlem olmadığından dolayı kimyasal etkilerinin en az olarak görülmesi durumu karşımıza çıkar. Bu tür nedenlerden dolayı manyetik kireç önleyici sistemlerinin kullanımı sıklıkla karşımıza çıkan bir durumdur. Gerek içme suyunun sertliğinin iyileştirilmesi gerekse de uzun süreli kireç oluşumlarının engellenmesi aşamasında önemli bir üründür.

    Manyetik Kireç Önleyici Nasıl Çalışır?

    Manyetik alanın oluşması aşamasında artı ve eksi yüklerin önemi büyüktür. Bunun yanı sıra su içerisinde bulunan kalsiyum ve magnezyum atomları da artı ve eksi olarak birbirini çekerler. Bu çekimin bir sonucu olarak su akan kısımlarda kireç taşı oluşumu karşımıza çıkar. Bu nedenle de zamanla su akışının olduğu yerlerde taşlaşma gibi kireç oluşumları görülür. Kalsiyum ve magnezyum atomlarının ters tepkimesi sonucunda ise tersi işlem gerçekleşir.

    Manyetik kireç önleyicinin çalışma prensibi bu esaslara bağlı olarak gerçekleşir. Oluşturulan manyetik alan sayesinde kalsiyum ve magnezyumun ters etkilenmesi ile birlikte oluşan kireç taşlarının çözünmesi ve yeni kireç taşı oluşumunun önüne geçilmesi sağlanmış olur. Kireç taşının bu tür manyetik etkiler ile toz haline dönüştürülmesi ve bu tür tozların da su içerisinde kaybolması ile birlikte istenilen nitelikli çözümler hayata geçirilmiş olur.

    Gerek boy olarak gerekse de güç olarak bu tür cihazların farklı özellikli olanları bulunur. Aynı zamanda manyetik alan bazlı olarak da çeşitleri karşımıza çıkar. Boru tipine ya da kullanım yerine göre farklı ürünlerin kullanımı karşımıza çıkar. Sistemin çalışma prensibi temel olarak manyetik alan üzerine kurulu olduğu için bu tür ürünlerin kullanımı aşamasında yan etkileri hakkında endişe duyulmaya ihtiyaç yoktur.

    Daha az gör
  2. hocam ilk yazılar olduğu için geride kalmıştır Su Arıtma Cihazı - Su Arıtma Cihazı Tavsiyesi (galiparduc.com) şu kategori altında bulabilirsiniz. O yazıları. ya da ben buraya ekleyeyim.. 10 Adımda Arıtma Cihazı Nasıl Toplanır - Su Arıtma Cihazı Tavsiyesi (galiparduc.com) En Basit Ro Arıtma Yapma - SDevamını oku

  3. Yaşamın devamı yeterli ve iyi kalitede suyun varlığına bağlı. Yerküre üzerindeki suyun tamamı beş litrelik bir şişeye konsa, biz insanların erişebileceği tatlı su miktarı yalnızca bir yemek kaşığı kadar. Başka bir deyişle, erişilebilir tatlı su miktarı, dünyanın toplam su varlığının yüzde 1’inden biDevamını oku

    Yaşamın devamı yeterli ve iyi kalitede suyun varlığına bağlı.

    Yerküre üzerindeki suyun tamamı beş litrelik bir şişeye konsa, biz insanların erişebileceği tatlı su miktarı yalnızca bir yemek kaşığı kadar. Başka bir deyişle, erişilebilir tatlı su miktarı, dünyanın toplam su varlığının yüzde 1’inden bile az. Yeterli miktarda ve kaliteli bir suyun varlığı, tatlı su ekosistemlerinin olduğu kadar, gıda güvencesinin ve sürdürülebilir kalkınmanın, dolayısıyla insanlığın geleceğinin de temel koşulu. Tatlı su kaynaklarını korumak işte bu yüzden çok önemli.

    21. yüzyılda karşımıza çıkan başlıca zorluk, su kaynaklarının kısıtlı olması. Gıda güvenliği ve enerji güvencesi, ekonomik büyüme, iklim değişikliğiyle mücadele ve biyolojik çeşitlilik kaybının önlenmesi gibi birçok konunun temelinde su kaynaklarının sürdürülebilirliği var.

    Bu nedenle, su kaynaklarının kısıtlı olması veya aşırı kullanımı artık hepimizi ilgilendiriyor.

    BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

    Dünya haritasına baktığınızda gördüğünüz maviliklerin sadece yüzde 2,5’i tatlı sudur. Bu suyun yüzde 70’i buzullardadır.

    TÜRKİYE’DE SU KAYNAKLARININ GÜNCEL DURUMU

     

    Türkiye, sanılanın aksine su zengini bir ülke değil. Yılda kişi başına düşen 1.519 m³’lük su miktarı ile ‘su sıkıntısı çeken’ bir ülke. Türkiye nüfusunun 2030 yılında 100 milyona ulaşacağı ve kişi başına düşen su miktarının 1.120 m³’e gerileyeceği öngörülüyor. Diğer bir deyişle, artan nüfusu ve büyüyen kentleriyle Türkiye, ‘su fakiri’ olma yolunda ilerliyor.

    Türkiye’de 25 su havzası var. Her havza kendi içerisinde farklı dinamiklere ve sorunlara sahip. Örneğin, Büyük Menderes ve Ergene havzalarında kirlilik sorunu daha ön plandayken, yarı kurak iklime sahip Konya Kapalı Havzası’nda tarımda aşırı su kullanımı veya havzalar arası su transferi konuları öne çıkıyor.

    Başka ülkelerde de gördüğümüz su miktarı ile nüfusun oransal dağılımı arasındaki eşitsizlik sorunu Türkiye’de de mevcut. Ülkemizdeki toplam nüfusun yüzde 28’i Marmara Bölgesi’nde yaşarken, buradaki havzalar toplam su akışının sadece yüzde 4’lük kısmını topluyor. Meriç, Ergene, Gediz, Büyük Menderes, Burdur Gölü, Akarçay, Konya ve Asi Nehri havzalarında yüzey ve yeraltı suyu kullanımı, su kaynaklarının kendini yenileyebilme kapasitesini aşmış durumda. Bu durum havzalar üzerindeki baskıyı arttırarak, doğal ekosistemler için büyük bir tehdit oluşturuyor.

    Daha az gör
  4. Suyun insan, hayvan veya bitki sağlığına zararlı kimyasallarla veya diğer tehlikeli maddelerle kirlenmesine su kirliği denir. Su kirliliği, su kütlesi çevresel etkenlerden dolayı kirlendiği zaman ortaya çıkar. Plastik şişeler, metal kutular, lastikler, kontaminasyon ve suya atılan her türlü atık suDevamını oku

    Suyun insan, hayvan veya bitki sağlığına zararlı kimyasallarla veya diğer tehlikeli maddelerle kirlenmesine su kirliği denir.

    Su kirliliği, su kütlesi çevresel etkenlerden dolayı kirlendiği zaman ortaya çıkar. Plastik şişeler, metal kutular, lastikler, kontaminasyon ve suya atılan her türlü atık su kütlesinin kirlenmesine neden olur. Aynı zamanda fabrikalardan, arabalardan, hava kirliliğinden, çiftliklerden, kanalizasyonlardan ve arıtma tesislerinden su yoluna karışan kimyasallar da su kütlesini kirletir.

    Su kirliliği, suyu kirletici maddelerin su ekosistemleri tarafından emme ya da ortaya çıkarma kapasitesine sahip olmadığında ortaya çıkar. Nüfusun ve sanayileşmenin artması ile birlikte su kirliliği de artar.

    Su Kirliliği Nedenleri ve Nasıl Önlenir Çözüm Yolları

    Su kirliliği oluşumunda insanın etkisi çok büyüktür. Hızlı kentleşme, nüfus artışı, fabrika atıklarının suya karışması ve sanayileşmenin yaygınlaşması ile birlikte su kaynaklarımız her geçen gün biraz daha kirleniyor. Su kirliliği, insan sağlığını da tehdit eder. Bu nedenle öncelikle su israfının önüne geçilmeli, doğada zor kaybolan arıkları suya atılmamasına özen göstermeli ve evsel atıkların kontrollü bir şekilde atılması gerekir. Doğada zor parçalanan deterjan, gübre ve kimyasal ilaçların kullanımının azaltılması gerekir.

    Su kirliliğini arttıran başlıca etkenler

    • Denize atılan çöpler,
    • Denizde petrol arama çalışmaları,
    • Kimyasal gübreler ve böcek ilaçları,
    • Madencilik,
    • Gemilerin yakıt tüketimi,
    • Kimyasal madde ayrıştırma ve arıtması olmayan sanayi kuruluşları,
    • Bilinçsiz şehirleşme,
    • Hayvansal atıklar,
    • Radyoaktif atıklar,
    • Su tüketimi ve temizliği hakkında bilinçsizlik

    Su Kirliliğinin Sonuçları

    Su kirliliği, tüm insanlığı etkileyen küresel bir sorundur. Su kirliliğinin önüne geçilmediği zaman önemli sorunlar ortaya çıkarır. Bu sorunlar çözülmezse insan sağlığı büyük bir tehditle karşı karşıya kalır ve ileride su bile içemeyecek hale gelebiliriz. Bu nedenle su kaynaklarını bilinçli ve doğru bir şekilde kullanılmadığı takdirde insan sağlığına büyük bir tehdit oluşturur. Kirlenen suların kokusu ve görüntüsü hemen değişiyor ve çevreye rahatsızlık vermeye başlıyor.

    Özellikle de lavabolara atılan dönmüş yağlar, deterjanlar ve yemek artıkları birikerek suya karışıyor. Bu da önlenmesi zor sonuçlara yol açıyor. Soluduğumuz havanın bile %70’ini suda yaşayan canlılar üretiyor. Bu da demek oluyor ki su hayattır ve suyun her dönem büyük bir özenle korunması gerekir.

    Suyun kirlenmesiyle beraber ekolojik denge de bozulur. Hem insanları hem de diğer canlıları doğrudan etkileyecek olan bu durumun sonucunda suda yaşayan pek çok canlı yok oluyor. Aynı zamanda suyun kirlenmesi ile birlikte içme suyunda da önemli bir azalma gözlemleniyor.

    Su Kirliliğinin Çevreye ve Hayvanlara Etkisi

    Su kirliliği bulaşıcı hastalıkların yayılmasına neden olur. Tarımda kullanılan su eskisi kadar temiz olmayacağı için tarım ürünleri de eskisi kadar kaliteli olmaz. Hayvanlar da kirli su içtiği zaman çeşitli hastalıklara yakalanarak ölebilirler. Bu nedenle su kaynaklarını korumada ve kullanmada çok dikkatli, bilinçli ve sorumluluk sahibi olmak gerekir. Su kaynakları kirlendiği zaman tüm canlılar bundan olumsuz bir şekilde etkilenir. Suda yaşayan pek çok canlının soyu tükenme tehlikesi ile karşı karşıya kalır.

    Su Kirliliği Nasıl Önlenir?

    Su kirliliğini önlemek için toplumu öncelikle bu konu hakkında bilinçlendirmek gerekir. Aynı zamanda büyük sanayi kuruluşlarının atıklarını doğrudan denize bırakmasını önleyecek sistemler geliştirerek atıkları ayrıştırıcı ve arındırıcı teknolojiler kullanmak gerekiyor.

    Ülkemizde herkes üzerine düşen görevi bilir ve bilinçli bir şekilde su tüketimi yaparsa su kirliliği de büyük ölçüde azalır. Gemilerin atıklarını denize bırakmalarını ve insanların da yiyecek ve içecek artıklarını denize atmasına engel olmak gerekir.

    Temiz bir doğa, mutlu ve sağlıklı nesiller için gereklidir. Çocuklarına daha yaşanabilir bir dünya bırakmak isteyen her insan bu bilinçle hareket etmelidir.

    Güvenli içme suyu makalemizi okumak ister misiniz.

    Daha az gör
  5. 1- Merhaba kapalı kasa yada açık kasa hiç fark etmez 1 yada 2 adet kullanım yapabilirsiniz bu sizin tercihinize kalmış bir durum 2 adet kullanmanın amacı daha fazla kloru tutarak membranın uzun ömürlü olmasını sağlıyor 1 adet kullanım ve daha kısa sürede değişim ile de aynı avantajı yakalarsınız. 2-Devamını oku

    1- Merhaba kapalı kasa yada açık kasa hiç fark etmez 1 yada 2 adet kullanım yapabilirsiniz bu sizin tercihinize kalmış bir durum 2 adet kullanmanın amacı daha fazla kloru tutarak membranın uzun ömürlü olmasını sağlıyor 1 adet kullanım ve daha kısa sürede değişim ile de aynı avantajı yakalarsınız.

    2- Tatlandırıcı karbon ile ön filtreler de kullanılan karbon kalitesi aynı değil post karbon üretimi biraz farklı yapılıyor. İkisinin amacı da aynıdır sudaki kötü tat veren kloru ve inorganik maddeleri üzerin de tutar. Ön aşama karbonlar post karbon dan hariç suyun rengini de düzeltir pek fark yoktur aralarında. Post karbonların tümü hindistan ceviz kabuğundan üretilir. Diğer karbonların üretim malzemeleri değişebilmektedir.

    Örnek post karbon filtre: Klor, Tat ve Koku Azaltma da kullanılır.

    Ön aşama gac filtre ise: Klor, tat, renk ve koku azaltma da kullanılır.

    Karbon filtrelerin çeşiti çoktur ağır metal, kist, VOC (uçucu organik bileşikler) tutan karbon filtreler dahi vardır. Ama su arıtma cihazlarında genelde klor, tat, koku ve renk için kullanılırlar.

    Daha az gör
  6. Paket Atık su Arıtma Tesisi ne demektir? Paket atık su arıtma tesisi düşük debili evsel veya endüstriyel nitelikli atık sular için dizayn edilebilen, taşınabilir boyutlarda, tüm ekipmanları içinde kompakt arıtma sistemleridir. Genellikle çelik konstrüksiyon olarak imal edilirler.

    Paket Atık su Arıtma Tesisi ne demektir?
    Paket atık su arıtma tesisi düşük debili evsel veya endüstriyel nitelikli atık sular için dizayn edilebilen, taşınabilir boyutlarda, tüm ekipmanları içinde kompakt arıtma sistemleridir. Genellikle çelik konstrüksiyon olarak imal edilirler.

    Daha az gör
  7. BANYO VE TUVALETTE SU TÜKETİMİ: Evinizde ve işyerinizde her gün ne kadar su tükettiğinizi (m3/ay) biliyor musunuz? Evinizde su israfına son vermek ve su faturalarını düşürmek için öncelikle ne kadar su tükettiğinizi öğrenmelisiniz. Ayın başında ve sonunda su sayacınızı okuyunuz. Aradaki fark o ay tüDevamını oku

    BANYO VE TUVALETTE SU TÜKETİMİ:

    Evinizde ve işyerinizde her gün ne kadar su tükettiğinizi (m3/ay) biliyor musunuz? Evinizde su israfına son vermek ve su faturalarını düşürmek için öncelikle ne kadar su tükettiğinizi öğrenmelisiniz. Ayın başında ve sonunda su sayacınızı okuyunuz. Aradaki fark o ay tükettiğiniz su miktarını gösterir. Ayrıca su faturalarından da tükettiğiniz su miktarını tespit edebilirsiniz.

    Birçok evde, işyerinde gizli su kaçağı olabilir. Bunu tespit etmek için bütün muslukları kapatınız ve su sayacını okuyunuz. İki saat süre ile su kullanmayınız. İki saat sürenin sonunda su sayacını tekrar okuyunuz. Veya seyahate çıkmadan önce su sayacını okuyunuz ve eve geri döndüğünüzde su sayacını tekrar okuyunuz. Böylece gizli su kaçağı olup olmadığını öğrenebilirsiniz.

    Evlerde, banyo ve tuvalette tüketilen su miktarı evde tüketilen toplam suyun %70’ini oluşturmaktadır.

    Tuvalette Su Tüketimi:

    Evsel su tüketimleri arasında önemli yer tutan tuvaletler yüksek oranda su tüketilen alanlardır. Yapılan bir çalışmada yaklaşık % 27-30 oranında tuvaletlerde su tüketildiği hesaplanmıştı.

    Bir tuvaletteki su kullanımını azaltmanın en basit yolu yıkama hacmini azaltmaktır. Tuvaletlerin klasik rezervuarının su depolama kapasitesi 16 litredir. 4 kişilik bir aile, her bir kişinin 2 defa kullandığı varsayılarak, 16 litrelik tuvalet rezervuarı ile ayda tuvalette 3.840 litre su tüketir. Suyu israf eden bu tuvalet rezervuarları mutlaka değiştirilmelidir. Bunun yerine yıkama başına 4 litrelik ultra düşük tuvalet rezervuar ile hem tuvaleti temizlemek hem de su tüketimini ayda 960-1.200 litreye düşürmek, yılda 34.560 litre su tasarruf etmek ve tuvaletlerde su tüketimini %75 azaltmak mümkündür. Helâ taşlarında kullanılacak rezervuar sistemlerinde ise rezervuarın 5 litre su akıtacak şekilde ayarlanması gereklidir.

    Kısaca rezervuarların verimliliğini artırmanın en iyi yolu, eski ve verimsiz bir rezervuar yerine, yeni ultra düşük akımlı rezervuar veya kademeli rezervuar kullanmaktır.

    Evinize ve iş yerinize yeni tuvalet rezervuarı satın alırken, bir sifon çekiminde maksimum 4 litre su tüketen modeller olmasına dikkat ediniz. Ayrıca 0,5-1 litre hacimli pet şişeleri su ile doldurarak mevcut rezervuarınızın içine koyabilir ve uygulaması son derece kolay olan bu yöntem ile sifonu çektiğinizde rezervuardan harcanan su miktarını azaltabilirsiniz.

    Diğer yandan tuvalet rezervuarınız su sızdırabilir. Bu miktar günde 700 litreye ulaşabilir. Sızıntı suyunu kontrol etmek için rezervuara birkaç damla boyalı su ilave ediniz. Bu rengi 5-7 dakika içinde tuvalette de görürseniz sızıntı var demektir. Su sızdıran rezervuarınızı tamir ediniz/ettiriniz.

    Banyoda Su Tüketimi:

    Banyo yaparken küvet doldurmak yerine duş alarak su tüketimini %25 azaltabilirsiniz. Duş alarak 40-60 litre su tüketirken, küvet ile banyo yaparak 120-150 litre gibi bir su tüketimi söz konusu olacaktır.

    Ortalama 4-5 dakikalık duş harika bir hedeftir. Böylece duş başına 55 litre su tasarruf edebilirsiniz. Daha az su tüketen eko-duş başlıkları teknolojisi geliştirilmeli ve yaygınlaştırılması sağlanmalıdır.

    Sıcak suyu tek açma kapama ile kontrol edebiliyorsanız duş esnasında vücudunuzu veya saçınızı sabunlarken veya şampuanlarken suyu açık tutmayınız.

    Klasik duş başlıkları dakikada ortalama 15-20 litre su akıtırken düşük akımlı (düşük debili) havalandırıcılı duş başlıkları dakikada 3.4-7.6 litre su tüketmektedir. Böylece 5-6 dakikalık duş esnasında 90-120 litre su yerine; 45-60 litre sıcak su ile aynı banyoyu yapmak mümkündür. Böylece 4 kişilik bir aile günde 3 defa duş yapsa yılda 55 ton su tasarruf edebilir.

    Düşük akımlı (düşük debili) havalandırıcılı duş başlıkları kullanarak su tüketimini dakikada 10 litreden daha aşağı düşürebilirsiniz. Böylece normal duş başlığına göre %30-40 su tasarrufu sağlayabilirsiniz.

    Banyodaki muslukta düşük akımlı havalandırıcılı başlık kullanarak suyu %25-35 daha verimli kullanabilirsiniz ve o oranda da sıcak su kullanımını azaltabilirsiniz. Havalandırıcılarınızı periyodik olarak temizleyiniz. Filtre üzerinde partikül birikebilir.

    Duş süresinin 5 dakika veya altında olmasına özen gösteriniz.

    Duş yerine küvette banyo yapmak istiyorsanız küvete koyacağınız su seviyesini 2,5-5 cm azaltarak banyo yapabilirsiniz.

    Banyo küvetinde banyo yapmak zorunda iseniz önce küvet drenini kapatınız, sonra musluğu açıp küvete su doldurunuz.

    Duşta sıcak su musluğunu ilk açtığınızda su ısınana kadar akan soğuk suyu boşa akıtmak yerine bir kovada toplayarak, hem hatırı sayılır miktarda temiz suyun atıksu haline gelmesini önlemiş olursunuz, hem de bu suyu klozete dökebilir veya ev temizliği, çiçek sulama gibi günlük işlerinizde kullanarak tasarruf etmiş olursunuz.

    Daha az gör
  8. Altın Mühür Onayı Nedir ? Su Kalite Derneği (WQA : Water Quality Association), tüketicilerin kaliteli su arıtma ürünleri arasında bir seçim yapabilmelerine yardım etmek için Altın Mühür Programı geliştirdi. Eğer su arıtma cihazları üzerine bir araştırma yaptıysanız, eviniz için bir su arıtma cihazıDevamını oku

    Altın Mühür Onayı Nedir ? Su Kalite Derneği (WQA : Water Quality Association), tüketicilerin kaliteli su arıtma ürünleri arasında bir seçim yapabilmelerine yardım etmek için Altın Mühür Programı geliştirdi.

    Eğer su arıtma cihazları üzerine bir araştırma yaptıysanız, eviniz için bir su arıtma cihazı seçerken aslında çok fazla seçeneğe sahip olduğunu görmüşsünüzdür. Satın alma tercihleri yaparken, üründe “Altın Mühür” WQA Gold Seal ibaresini (logosunu) gördüğünüzde ürünün birinci sınıf, zorlu testlerden geçmiş ve endüstri standartlarını karşılayan bir model olduğundan emin olabilirsiniz.

    Su Kalitesi Derneği’nin (WQA) “Altın Mühür’ü Bize Ne İfade Ediyor?
    Su Kalitesi Derneği’nin “Altın Mühür”ü uluslararası bir kalite ölçütüdür ve Dünya’da en bilinen içme suyu sertifikasyon programlarından biridir. Piyasadaki her içme suyu arıtma sistemleri Altın Mührüne sahip değildir. Bu sertifikasyon, WQA tarafından, arıtma cihazının en güvenilir ve dürüst üreticilerine verilen bir sertifikadır.

    WQA Gold Seal On Yıllardır Üretim Kalitesinin Sembolü…
    1959’da WQA , içme suyu iyileştirilmesi alanında standartların test edilmesinde görev alan ilk organizasyondu. Bu, Altın Mühür Sertifika Programı, ilk Altın Mührü’nü 1960 yılında elde etmiştir ve şu anda su artıma endüstrisindeki en eski üçüncü taraf test ve sertifika programı haline gelmiştir.

    Bir Ürünün “Altın Mühür”ünün ( WQA Gold Seal) Olup Olmamasına Neden Dikkat Etmeliyiz?
    WQA Altın Mühür, tüketici için ürün kalitesi, dayanıklılığı ve güvenliğinin bir hayli sağlam bir güvencesidir. Kısacası, “Altın Mühür”e sahip olan sistemler tüketicilere bu su arıtma sisteminin güzel bir titizlikle test edildiğini ve endüstri standartlarını karşıladığını ifade eder.

    WQA’ya göre:
    Altın Mühür sertifikasyon programından geçen ürünler, performansın ve bütünlüğün değerlendirilebilmesi için şunun gibi zorlu testlere dayanıklı olmalıdır:

    • Malzeme Güvenliği: üründe kullanılan malzemelerin içme suyuna kirletici kimyasal katkı yapıp yapmadığını ölçen süreçtir.

    • Kimyasal Performans: ünitenin ömrü veya kapasitesi boyunca kirletici azaltma yeteneklerinin durumunu ölçen süreçtir

    • Yapısal Bütünlük: ürünün 10 yıllık normal ev kullanımına dayanıklılığını ölçen süreçtir.

    • Tüketicilere sağlanan ürün literatürünün WQA’nın etik kurallarını karşıladığından, test sonuçlarıyla uyumlu olduğundan ve standartta belirtilen gerekli bilgileri içerdiğinden emin olmak için diğer incelemelerin yapıldığı süreç başlar.

    Daha az gör
  9. Bu cevap düzenlendi.

    Klorlu, beyaz, yağlı, kireçli, kabarcıklı su akması Su arıtma cihazı ilk kullanımlarda ve filtre değişikliği zamanlarında ilk kullanılan suyun beyaz kabarcıklı, yağlı yada bulutlu bir görünümü vardır bu durum filtre içerisine giren havadan kaynaklıdır. Su arıtma cihazı ilk kullanımda örneğin ilk 5 mDevamını oku

    Klorlu, beyaz, yağlı, kireçli, kabarcıklı su akması

    Su arıtma cihazı ilk kullanımlarda ve filtre değişikliği zamanlarında ilk kullanılan suyun beyaz kabarcıklı, yağlı yada bulutlu bir görünümü vardır bu durum filtre içerisine giren havadan kaynaklıdır.

    Su arıtma cihazı ilk kullanımda örneğin ilk 5 mikron sediment filtreden geçmektedir filtre içerisinde bir miktar hava vardır ve biz cihaza suyu verdiğimizde bu hava filtre gözeneklerine girer ve filtre suya tam doyuma ulaştığında bu hava kabarcık olayları tamamen kaybolmaktadır bu durum arıtma cihazının yanlış çalışması anlamına gelmez tamamen doğal normal bir durumdur.

    Kireçli, beyaz, bulutlu, kabarcıklı su ne zaman geçer?

    Arıtma cihazını ne sıklıkla kullandığınıza bağlı olarak 1-4 hafta kadar bu durum sürebilir ilerde her filtre değişiminde bu durumla karşılaşacağınızı da unutmayın veya şebeke suları kesildiğinde de bu durum karşınıza zaman zaman çıkmaktadır.

    Arıtma cihazında basınç altında tutulan su bardağa doldurulduğunda serbest hale gelir ve su bardağında kireç, klor, bulut, yağlı gibi su görüntüsü oluşturur bardağı doldurduğunuzda ağzı açık şekilde bir miktar beklettiğinizde sıkışan hava sudan çıkar ve su berrak hale gelir. Bu mikro hava kabarcıkları zararlı bir durum değildir bildiğiniz havadaki soluduğumuz hava ile aynıdır.

    Teknik olarak anlatım

    Arada bir bardak su alırsınız ve bulutlu, yağlı, kireçli, klorlu görünür belki de sütlü daha iyi bir terimdir. Birkaç saniye sonra mucizevi bir şekilde temizlenir! Bulutluluk, borulardaki suyun bardak da ki sudan biraz daha fazla basınç altında olmasından kaynaklanır ve sudaki küçük hava kabarcıkları nedeniyle de kabarcık gibi, hava suyun üstüne yükselir ve yukarıdaki havaya girerek suyu temizler. Beyaz su olarak da bilinen bulutlu su, sudaki hava kabarcıklarından kaynaklanır. Tamamen zararsızdır.

    Beyaz akan suyun çözümü var mı?

    Bu durumun bir çözümü yoktur tamamen doğaldır ve geçmektedir ve çoğu zaman bu mikro kabarcıklar büyük kabarcıklar haline de dönüşür gazoz soda görünümünü alır.

    Suyun Kokması?

    Suyun kokması filtrelerle alakalıdır tatlandırıcı filtrenizi değiştirin yada 1 adet Biocera filtre ekleyin cihazınıza

    Daha az gör
  10. Su Ayak izi Sanal su kavramı ile yakından ilişkili olan su ayak izi kavramı, yeni su yönetimi için temel alınabilir. Bir bireyin, toplumun veya iş kolunun su ayak izi, o bireyin, toplumun veya iş kolunun tükettiği mal ve hizmetlerin üretimi için kullanılan temiz su kaynaklarının toplam miktarıdır. SDevamını oku

    Su Ayak izi

    Sanal su kavramı ile yakından ilişkili olan su ayak izi kavramı, yeni su yönetimi için temel alınabilir. Bir bireyin, toplumun veya iş kolunun su ayak izi, o bireyin, toplumun veya iş kolunun tükettiği mal ve hizmetlerin üretimi için kullanılan temiz su kaynaklarının toplam miktarıdır. Su ayak izi, tüketici ve üreticilerin doğrudan ve dolaylı su sarfiyatını birlikte değerlendiren bir tüketim göstergesidir.

    Birçok ülke, su ayak izini, su yoğunluğu fazla olan malları ve ürünleri ithal ederek büyük öl­çüde dışsallaştırmıştır. Bu da, su yönetimi ve koruma mekanizmaları yetersiz olan ihraç ülkelerindeki su kaynakları üzerinde bir baskı oluşturmaktadır. Su kaynaklarının daha iyi yönetilmesinde sadece hükümetler değil tüketiciler, iş kolları ve sivil toplum da rol oynayabilir.

    Bir bireyin su ayak izi, tükettiği, hizmet, mal ve ürünlerin miktarı ile sanal su içeriklerinin çarpılmasıyla bulunur. Ülkenin su ayak izi iki şekilde değerlendirilebilir. Aşağıdan yukarı doğru olan yaklaşımda tüketilen bütün hizmet ve malların miktarları, bu mal ve hizmetlerin sanal su içeriklerinin çarpımıyla bulunur. Yukarıdan aşağıya doğru olan yaklaşımda ise, tüketilen bütün yerel su kaynakları miktarı ile sanal su ithalatının toplamından, sanal su ihracatının çıkarılmasıyla bulunur.

    Ülkenin toplam su ayak izi, kullanılan yerel su kaynakları miktarı ile ülke dışından gelen sanal su içeriğinden oluşur. Bir mal veya hizmetin su ayak izi, o mal veya hizmeti üretmek için bütün aşamalarda kullanılan toplam temiz su miktarıdır ve sanal su içeriği ile aynıdır. Bir iş kolunun su ayak izi, işin yürütülmesi ve oluşturulması için kullanılan toplam temiz su miktarıdır.

    Su ayak izi kavramı üç ana bileşenden oluşmaktadır: mavi, yeşil ve gri. Mavi su ayak izi, bir ürünün üretiminde kullanılan küresel yüzey ve yeraltı su kaynaklarından buharlaşan mik­tardır. Yeşil su ayak izi, kullanılan küresel yeşil su kaynaklarından (toprakta tutulan yağmursuyu)buharlaşan miktardır. Gri su ayak izi, kirletilen su miktarıdır.

    Bazı ülkelerin su ayak izi verileri:

    • Çin’in su ayak izi yılda kişi başına yaklaşık 700 m3‘tür. Çin’in su ayak izinin yaklaşık % 7’si ülke dışından sağlanmaktadır.
    • Japonya’nın su ayak izi yılda kişi başına yaklaşık 1150 m3‘tür. Japonya’nın su ayak izinin yaklaşık % 65’i ülke dışından sağlanmaktadır.
    • ABD’nin su ayak izi yılda kişi başına yaklaşık 2500 m3’tür.
    • Türkiye’nin su ayak izi, yani tüketilen mal ve hizmetlerin üretiminde kullanılan temiz su miktarı yılda kişi başına yaklaşık 1615 m3‘tür. Bu miktarın % 15’i ülke dışından sağlanmaktadır. Türkiye’nin su ayak izi, dünya ortalaması olan 1240 m3‘ün üzerindedir.

    Daha az gör