Pestisitler; insektisitler, herbisitler, algisitler veya fungusitler olarak sınıflandırılabilecek kimyasallardır. Suda çözünürlükleri değişken olmakla birlikte, pek çoğunun toprak parçacıklarındaki organik maddelere sıkıca bağlanması sebebiyle yerüstü ve yeraltı sularına girişleri de yavaş yavaş olur.
Pestisit Nedir?
Pestisit, zararlı organizmaları engellemek, kontrol altına almak ya da zararlarını azaltmak için kullanılan madde ya da maddelerden oluşan karışımlardır. Pestisit, kimyasal bir madde, virüs ya da bakteri gibi biyolojik bir ajan, antimikrobik, dezenfektan ya da herhangi bir araç olabilir. Zararlı organizmalar, insanların besin kaynaklarına, mal varlıklarına zarar veren, hastalık yayan böcekler, bitki patojenleri, yabani otlar, yumuşakçalar, kuşlar, memeliler, balıklar, solucanlar ve mikroplar olabilir.
Pek çok pesitisit türü klorlu bileşikler halinde olduğundan, tarımsal kullanımında ve aynı zamanda çevresel mevcudiyetinde de daha dirençlidir. Fümigant pestisitler suda daha çözünebilir olmaları sebebiyle içme suyu kaynaklarında kirlilik oluşturmaktadır.
Lindan, klordan ve DDT gibi lipofilik organoklorür pestisitlerin yasaklanmış olmaları sebebiyle içme suyu sistemlerinde belli bir konsantrasyonun üzerinde nadir görülürler. Ancak sıklıkla nehir sedimentlerinde ve yağda biyobirikimi sebebiyle besin zincirinde görülebilirler.
Pestisit Türleri ve Etkileri
Sistemik bir pestisitin mekanizması şu şekildedir: Pestisit bitki tarafından emildikten sonra bitki iletim demetleri içinde yukarı ve aşağı hareket eder.
- İnsektisit: Böcek, haşerelere karşı kullanılan ilaçlardır.
- Fungusit: Funguslara (Mantar) karşı kullanılan ilaçlardır.
- Herbisit: Yabancı otlara karşı kullanılan ilaçlardır.
- Mollusit: Yumuşakçalara karşı kullanılan ilaçlardır.
- Rodentisit: Kemirgenlere karşı kullanılan ilaçlardır.
- Nematisit: Nematotlara karşı kullanılan ilaçlardır.
- Akarisit: Akarlara karşı kullanılan ilaçlardır.
Pestisitlerin Canlılar Üzerinde Etkileri
Pestisitlerin genel olarak sağlığa olan etkileri arasında öncelikle karaciğer ve böbrek hasarı, sinir, bağışıklık ve üreme sistemi fonksiyonlarında bozukluk ve doğum kusurları sayılabilir. Daha az ciddi etkileri ise sinir sistemine olan ve baş dönmesi, bulantı ve yorgunluk gibi spesifik olmayan semptomlar sıklıkla görülür.
Düşük seviyeli miktarlara uzun süreli maruziyet durumunda doğum kusur riskleri ve kanser riskinde artış görülebilir. Epidemiyolojik çalışmalarda, çiftçiler arasında yumuşak doku tümörlerinde ve lenfoid kanserlerde oluşum oranlarının arttığı tespit edilmiştir.
Pek çok pestisitin bozunma ürünleri ve metabolitleri ana pestisite göre daha az zararlıdır ancak bazıları için benzer ya da daha fazla toksik etki söz konusu olabilmektedir.
Pestisitler Yasaklanıyor mu?
Son araştırmalar, böcek türlerinin %40’ından fazlasının azalmakta olduğunu, üçte birinin ise neslinin tükenmekte olduğunu gösteriyor — ve genel olarak böcekler, memelilerden, kuşlardan ve sürüngenlerden sekiz kat daha hızlı bir yok olma oranına sahip! Bunların arasında besin kaynaklarımızın ve hassas ekosistemlerin devamlılığını sağlayan yaban arıları, kelebekler, kınkanatlılar ve diğer polen taşıyıcı böcekler de yer alıyor.
Böcek nüfusundaki azalışı önlemenin en etkili yöntemlerinden biri yaban hayatı alanlarının korunması. Ancak tarlalarımız, parklarımız ve oyun alanlarımızdaki aşırı pestisit kullanımını önlemek de bir o kadar önem taşıyor. Her yıl 2.5 milyon ton tarım ilacı kullanıyoruz!
Milyarlarca arının, kelebeğin ve olağanüstü diğer birçok minik canlının soyu hızla tükeniyor. Bunun sonucu, tüm dünyadaki bitkisel ürünler ve hassas ekosistemler için çok yakında bir yıkım olabilir.
Bu felaketin en önemli nedenlerinden biri pestisitler. Ama şimdilerde Avrupa Birliği 2030 yılına kadar pestisit kullanımını ciddi oranda azaltmaya yönelik bir yasa teklifini görüşüyor. Bu karar önümüzdeki 15 yıl içinde pestisitlerin Avrupa’da tamamen kullanımdan kalkmasını da sağlayabilir.
Pestisitlerin Arıtma Yöntemleri
Granüler aktif karbon (GAC) ve ozonlama ile verimli bir giderim sağlanabilir.
Yorum yap