1. Akıtan muslukları komple değiştirmeden sadece salmastranın değişimi ile de kaçak giderimi sağlanır. Ama bunların iki tipi var çevirmeli ve aç kapa olanları misal bu konuda ki musluk aç kapa şeklinde çevirmeli değil boyutu ise 3/8 salmastra diye geçer nalburlarda yada su arıtma cihazı satan firmalarıDevamını oku

    Akıtan muslukları komple değiştirmeden sadece salmastranın değişimi ile de kaçak giderimi sağlanır. Ama bunların iki tipi var çevirmeli ve aç kapa olanları misal bu konuda ki musluk aç kapa şeklinde çevirmeli değil boyutu ise 3/8 salmastra diye geçer nalburlarda yada su arıtma cihazı satan firmaların bir çoğunda mevcuttur.
    musluk salmastrası örnek

    Daha az gör
  2. suyun tadı acı derken normalde acı olmaması gerekli acılık genelde suyun asidik olmasından kaynaklanır örneğin asidik suyu içtiğinizde 30 saniye içinde boğazda kuruluk ve açılık hissi geliyorsa bu suyun asidik olduğunu gösterir arıtma filtre grubunda bulunan biocera filtre ile alakalı bir durum olabDevamını oku

    suyun tadı acı derken normalde acı olmaması gerekli acılık genelde suyun asidik olmasından kaynaklanır örneğin asidik suyu içtiğinizde 30 saniye içinde boğazda kuruluk ve açılık hissi geliyorsa bu suyun asidik olduğunu gösterir arıtma filtre grubunda bulunan biocera filtre ile alakalı bir durum olabilir. şayet böyle bir sorun varsa birde şu bağlantı şeklini deneyin.



    Saf su için ve diğer ayrıntılar için bize 05302883945 whatsapp hattından yazınız.

    Daha az gör
  3. Bağlantılarınızda doğruysa hocam o zaman membran filtreniz arızalı yeni bir membran ile sorunu çözebilirsiniz.

    Bağlantılarınızda doğruysa hocam o zaman membran filtreniz arızalı yeni bir membran ile sorunu çözebilirsiniz.

    Daha az gör
  4. Tank vanasını kapatınca musluktan akan suda kesiliyorsa tamamen membran filtreniz arızalı olabilir yada ön filtreler tıkalı membranı değiştirmeden önce cihaza giren su hortumunu 1. filtreye değil de direk membran girişine bağlayıp membranın arızalı olup olmadığını anlarsınız. Direkt membrana takıncaDevamını oku

    Tank vanasını kapatınca musluktan akan suda kesiliyorsa tamamen membran filtreniz arızalı olabilir yada ön filtreler tıkalı membranı değiştirmeden önce cihaza giren su hortumunu 1. filtreye değil de direk membran girişine bağlayıp membranın arızalı olup olmadığını anlarsınız. Direkt membrana takınca membrandan ince ip gibi su arıtmaya devam ediyorsa membran da sıkıntı yok demektir. ama her iki şekilde de su vermiyor ise membran arızalıdır yenisiyle değiştirmeniz gerekli.

    Daha az gör
  5. Yanlış Uyum (Maladaptation): Uyum çabalarının dikkatsizlik sonucu şimdi ve daha sonrası için daha fazla hassasiyete neden olarak istenmeyen sonuçlar vermesidir. Yanlış uyum, faydalı amaçlar için uğruna çaba sarf edilmiş insanlar ile 149 başkalarının uyum sağlaması adına kendi fırsatları azalan kişilDevamını oku

    Yanlış Uyum (Maladaptation): Uyum çabalarının dikkatsizlik sonucu şimdi ve daha sonrası için daha fazla hassasiyete neden olarak istenmeyen sonuçlar vermesidir. Yanlış uyum, faydalı amaçlar için uğruna çaba sarf edilmiş insanlar ile 149 başkalarının uyum sağlaması adına kendi fırsatları azalan kişilerin başına gelebilmektedir. Esnekliğin önünü kapatarak fırsatları kaldırmak gibi gelecek için uyum sağlanma olasılığını azaltan faaliyetler de yanlış uyuma girmektedir.

    Yer Sistem Modeli (Earth System Model) : Yer sisteminin atmosferik, okyanussal ve biyolojik bileşenlerinin birleştirildiği iklim modelidir.

    Daha az gör
  6. Tahmin Edilebilirlik (Predictability) : Bir sistemin geçmiş durumlarına ve günümüzde sahip olunan bilgiye dayanarak bu sistemin gelecekteki durumları için yapılabilecek tahminin ölçüsüdür. İklim sisteminin geçmişteki ve şimdiki durumları hakkında sahip olunan bilgi ve bu bilgiyi kullanarak iklim tahDevamını oku

    Tahmin Edilebilirlik (Predictability) : Bir sistemin geçmiş durumlarına ve günümüzde sahip olunan bilgiye dayanarak bu sistemin gelecekteki durumları için yapılabilecek tahminin ölçüsüdür. İklim sisteminin geçmişteki ve şimdiki durumları hakkında sahip olunan bilgi ve bu bilgiyi kullanarak iklim tahmini yapmaya çalışan modeller mükemmel olmadığından ve aynı zamanda iklim sistemi özünde lineer olmayıp ve karmaşık olduğundan iklim sisteminin tahmin edilebilirliği sınırlıdır. Rastgele tutarlı modellerde ve gözlemlerde bile, bu şekilde lineer olmayan sistemlerin tahmin edilebilirliği sınırlıdır (AMS, 2000).

    Temiz Gelişme Mekanizmaları (Clean Development Mechanism-CDMs) : Temiz gelişme mekanizmaları, henüz UNFCCC ve Kyoto Protokolü’nü imzalamalarına rağmen herhangi bir indirim taahhüdü almamış ülkelerde sera gazı emisyonlarının azaltılmasına imkan tanıyan projelerdir.

    Temsili Konsantrasyon Rotaları (Representative Concentration Pathways – RCPs): Senaryolar, arazi kullanımı ve arazi örtüsü olarak kullanımının yanı sıra, sera gazları, aerosoller ve kimyasal olarak aktif gazların tam paketi, emisyonlar ve konsantrasyonları için zaman yollarını içerir (Moss ve diğ., 2008). “Temsili” kelimesi her RCP için sadece birçok olası senaryoları sağladığı anlamına gelir belirli ışınımsal zorlama özelliklerini içererek. ‘Rota’ terimi sadece konsantrasyon seviyeleri ilgi uzun vadeli değil aynı zamanda zamanla alınan yörüngenin o sonuca ulaşmak için olduğunu vurgulamaktadır. (Moss ve diğ., 2010). Entegre Değerlendirme Modelleri tarafından üretilen literatürde yayınlanmış dört RCPs seçildi ve bu IPCC Değerlendirme kullanılan İklim öngörüleri ve projeksiyonlar için bir temel olarak WGI AR5 sunulmuştur: RCP8.5; 2100 yılı için yüksek radyatif zorlama öngörülmektedir > 8,5 W/m2 ve zamanla artmaya devam ediyor. RCP6.0 ve RCP4.5; 2100 sonrasında; iki ara “istikrar rotası” olup ışınımsal zorlama yaklaşık olarak 6 W/m2 ve 4.5 W/m2 olarak dengelenmiştir. RCP2.6; 2100 öncesi yaklaşık tepe değeri 3 W/m2 olup devamında azalış göstermesi öngörülmektedir.

    Termohalin Döngüsü –THC (Thermohaline circulation – THC) : Düşük yoğunluklu okyanusun üst yüzey sularının yüksek yoğunluklu orta seviye ve derinlerdeki sularla sirkülasyonunu sağlayan geniş ölçekli döngüdür. Termohalin döngüsü, yüksek enlemlerde dar alanlardaki yüksek yoğunluktaki suların dip akıntısı ile tropik bölgelerde yavaş yavaş deniz yüzeyine çıkması ve daha geniş coğrafyalara yayılması nedeniyle asimetrik bir döngü olarak kabul edilmektedir. THC düşük sıcaklık ve/veya yüksek tuzluluğun sebep olduğu yüzey veya yüzeye yakın yoğunluğun tetiklemesiyle oluşur, fakat bilinen adına rağmen ayrıca rüzgar ve gelgitler gibi mekanik etkiler nedeniyle de tetiklenmektedir. THC döngüsü sık sık Meridyensel Terselme Döngüsü (Meridional Overturning Circulation MOT ) adıyla da bilinmektedir.

    Termoklin (Thermocline) : Çok derin okyanus ile okyanus yüzeyi arasında bulunan, maksimum düşey ısı sıkışması gradyanı. Subtropikal bölgelerde, termoklin kaynağı genellikle, dalarak ekvator yönünde ilerlemiş daha yüksek enlemlerin yüzey sularıdır. Yüksek enlemlerde, termoklin yerine maksimum düşey tuzluluk gradyanı olan haloklin bulunabilir.

    Daha az gör
  7. Bu cevap düzenlendi.

    Sel (Flood) : Bir akarsu veya başka su kütlelerinin sınırları dışına akması veya normalde su ile kaplı olmayan geniş alanlarda su birikmesidir. Seller, akarsu taşkınlarını, su basmalarını, şehir sellerini, yağmur taşkınlarını, kanalizasyon taşkınlarını, kıyı sellerini ve buzul gölü taşması sonucu olDevamını oku

    Sel (Flood) : Bir akarsu veya başka su kütlelerinin sınırları dışına akması veya normalde su ile kaplı olmayan geniş alanlarda su birikmesidir. Seller, akarsu taşkınlarını, su basmalarını, şehir sellerini, yağmur taşkınlarını, kanalizasyon taşkınlarını, kıyı sellerini ve buzul gölü taşması sonucu oluşan selleri kapsamaktadır.

    Senaryo (Scenario) : Senaryo; temel itici güçlerin (teknolojik değişim oranı, maliyetler vb.) ve ilişkilerin tutarlı ve istikrarlı varsayımları baz alınarak geleceğin nasıl oluşacağının 147 makul tanımıdır. Senaryolar öngörü ya da tahmin değillerdir ancak olayların gelişimine kullanışlı bir bakış sağlarlar. Daha fazla bilgi için İklim senaryosu, Emisyon senaryosu, Temsili Konsantrasyon Rotaları ve SRES senaryolarına bakınız.

    Sera Gazı (Greenhouse gas – GHG) : Sera gazları, atmosferde bulunan doğal ve insan kaynaklı, yer yüzeyinden, atmosferden ve bulutlardan yayımlanan radyasyon spektrumunda belirli dalga boylarında radyasyonu emen ve yayımlayan gaz halindeki bileşenlerdir. Bu özellik sera gazı etkisine neden olmaktadır. Su buharı (H2O), karbondioksit (CO2), diazot monoksit( N2O), metan (CH4) ve ozon (O3) atmosferdeki birincil sera gazlarıdır. Bunun dışında atmosferde tamamen insan kaynaklı, Montreal Protokol’ünde ele alınan, halokarbonlar ve diğer klorin, bromin içerikli bileşenlere sahip başka bazı sera gazları da bulunmaktadır. CO2, N2O ve CH4’nın yanı sıra, Kyoto Protokol’ü diğer sera gazları olan sülfür hekzaflorür (SF6), hidroflorokarbonlar (HFCs) ve perflorokarbonlar (PFCs) ile ilgilenmektedir.

    Sera Gazı Etkisi (Greenhouse Effect) : Atmosferde kızılötesi radyasyonu emen tüm bileşenlerin kızılötesi radyatif etkisidir. Sera gazları, bulutlar ve (küçük bir ölçüde) aerosoller, yer yüzeyinden ve atmosferdeki diğer herhangi bir yerden yayımlanan radyasyonu emmmektedir. Bu maddeler her yöne doğru kızılötesi radyasyon yayımlar ancak troposferde yükseklikle birlikte sıcaklığın azalması ve emisyonun sürekli zayıflaması nedeniyle her şey eşit kalırken uzaya yayımlanan net radyasyon miktarı bu emicilerin olmadığı bir durumdakine kıyasla daha az olur. Sera gazı konsantrasyonlarındaki artış bu etkiyi de artırmaktadır; bu farka bazen gelişmiş sera gazı etkisi denilmektedir. Sera gazı konsantrasyonlarında insan kaynaklı emisyonlar sonucu oluşan değişim ani radyatif zorlamaya neden olmaktadır. Yüzey sıcaklığı ve troposfer bu zorlama sonucu ısınır ve adım adım atmosferin tepesindeki radyatif dengeyi yeniler.

    SRES (Emisyon Senaryoları Özel Raporu) Senaryoları (SRES scenarios) : Emisyon Senaryoları Özel Raporu; Nakićenović ve Swart tarafından geliştirilen ve IPCC(2001) 9. ila 11. bölümler ile IPCC(2007) 10. ve 11. bölümlerde gösterilen bazı iklim projeksiyonlarını temel alan emisyon senaryolarıdır. Aşağıdaki terimler SRES senaryolarının yapısını ve kullanımını daha iyi anlaşılması ile alakalıdır: Senaryo ailelerinde, senaryolar benzer demografik, toplumsal, ekonomik ve teknik ana temalara sahiptirler. Emisyon Senaryoları, dört senaryo ailesinden oluşur: A1, A2, B1 ve B2.

    • Açıklayıcı Senaryo: Nakićenović ve Swart (2000)’ın Politika Belirleyiciler için Özet kısmında verilen altı senaryo grubunun her biri için açıklayıcıdır. Senaryo grupları A1B, A2, B1, B2 için yeniden gözden geçirilip yenilenmiş dört adet belirleyici senaryo ve ek olarak A1Fl ve A1T grupları eklemiştir. Tüm senaryo grupları eşit seviyede güvenilirdir.
    • Belirleyici Senaryo: Belirtilen bir senaryo ailesini temsilen SRES web sitesine taslak olarak konulan senaryo. Belirleyici senaryonun seçimi, ilk ölçümlerin ve spesifik modelin özelliklerinin ana temayı ne kadar iyi yansıttığı baz alınır. Belirleyici senaryolar diğerlerinden farklı değillerdir ama SRES yazarları tarafından belirli ana temalar için açıklayıcı olarak görülürler. Bunlar, Nakićenović ve Swart (2000) yeniden gözden geçirilmiş olarak bulunurlar. Bu senaryolar, tüm yazar takımı ve SRES açık süreçleri ile olabilecek en detaylı incelemeye tabi tutulurlar. Bu senaryolar aynı zamanda diğer iki senaryo gruplarını açıklamak içinde seçilmektedirler.
    • Ana tema: Senaryonun( ya da senaryo ailesinin) ana karakteristiklerini ve temel itici güçleri ile dinamiklerinin evrim ilişkisinin altını çizerek hikaye tarzında tanımlanması.

    Son Buzul Maksimumu (Last Glacial Maximum) : Son buzul maksimumu buzulların ve buz tabakasının son buzul oluşum zamanında aldığı maksimum genişliği aldığı zaman olan yaklaşık 21 bin yıl öncesini belirtmektedir. Bu dönem geniş çapta incelenmiştir çünkü radyatif zorlamalar ve sınır koşullar oldukça iyi bilinmektedir ve 21. yüzyıl boyunca gerçekleşmesi beklenen ısınma bu dönemde gerçekleşmiş olan soğuma ile birbirine benzerdirler.

    Su Stresi (Water Stres) : Kullanılabilir tatlı su kaynaklarının, su çekilmelerine bağlı olarak gelişme üzerinde baskı oluşturduğu ülkeler, su stresi yaşayan bir ülkedir. Yenilenebilir 148 su kaynaklarındaki %20’den daha fazla azalmalar su stresi için indikatör olarak kullanılmaktadır. Kullanılabilir toprak suyunun, aktüel ve potansiyel toplam buharlaşmadan az olduğu toprakta yetişen bitki, su stresi yaşayan bitkidir. Sürdürebilirlik (Sustainability) : Şimdi ve gelecekte, doğal ve insan sistemlerinin eşit dayanıklılığını koruyan ve garantileyen dinamik sürece sürdürebilirlik denir. Dinamik bir süreç olarak, sürdürülebilirlik, üretim süreçleri, tüketim, doğal kaynakların ve atıkların kullanımının sağduyulu yönetimi, ekolojik ve biyolojik sistemlerin sağduyulu koruması.

    Daha az gör
  8. Parametrizasyon (Parameterization) : Bu terim, iklim modelleri için modelle oluşturulmuş geniş ölçekli akış ile bu tarz alt-grid ölçekli süreçleri alan- veya zaman-ortalamalı etkisi arasındaki ilişkiler ile modelin (alt-grid süreçleri) uzamsal ve zamansal çözünürlüğünde açık bir şekilde temsil edileDevamını oku

    Parametrizasyon (Parameterization) : Bu terim, iklim modelleri için modelle oluşturulmuş geniş ölçekli akış ile bu tarz alt-grid ölçekli süreçleri alan- veya zaman-ortalamalı etkisi arasındaki ilişkiler ile modelin (alt-grid süreçleri) uzamsal ve zamansal çözünürlüğünde açık bir şekilde temsil edilemeyecek olan süreçleri temsil etme tekniğini ifade etmektedir. Pasifik On-yıllık Salınımı (Pacific Decadal Oscillation – PDO) 20°N Kuzey Pasifik’in kuzeyinde deniz yüzeyi sıcaklığının ilk deneysel ortogonal fonksiyonunun modeli ve zaman serileridir. Bu salınımın tüm Pasifik Havzasını kapsayacak şekilde genişlemiş olanı On-yıllar-arası Pasifik Salınımı (Inter-decadal Pacific Oscillation – IPO) ismiyle bilinmektedir. Her iki salınımda hemen hemen aynı zamansal gelişimi göstermektedirler.

    Projeksiyon (Projection) : Projeksiyon, gelecekteki evrim potansiyeli miktar ya da miktarlarının sık sık bir model yardımı ile hesaplanmasıdır. Tahminlerin aksine, projeksiyon ilgili varsayımlarla koşulludur, örneğin gelecekteki sosyoekonomik ve teknolojik gelişmeler farklı olabilir veya olmayabilir.

    Daha az gör
  9. Ölçek Küçültme (Downscaling) : Ölçek küçültme, büyük ölçekteki modellerden ya da veri analizlerinden, yerelden bölgesele (10-100 km kadar) değişen ölçeklerde bilgiler elde etmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu konuda iki temel metot bulunmaktadır: 1- Dinamik ölçek küçültme: Bu metot, yüksek çözünüDevamını oku

    Ölçek Küçültme (Downscaling) : Ölçek küçültme, büyük ölçekteki modellerden ya da veri analizlerinden, yerelden bölgesele (10-100 km kadar) değişen ölçeklerde bilgiler elde etmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu konuda iki temel metot bulunmaktadır: 1- Dinamik ölçek küçültme: Bu metot, yüksek çözünürlüklü ya da değişken alansal çözünürlüklü küresel modellerin ve bölgesel modellerin çıktılarını kullanmaktadır. 2- Ampirik/İstatiksel ölçek küçültme: Bu metot, yerel/bölgesel değişkenler ile büyük ölçekli atmosferik değişkenler arasında bağlantı kuran istatistiksel ilişkiler geliştirir. Her halükarda, yürütülen modelin kalitesi, ölçek küçültme bilgisinin kalitesi üzerinde önemli bir belirleyici etkiye sahiptir.

    Daha az gör
  10. Olağanüstü / Ekstrem Hava Olayı (Extreme Weather Event) : Ekstrem bir hava olayı, belli bir yerde ve yılın belirli bir zamanında görülmesi nadir hava olan olayıdır. Nadirin tanımları değişebilir ancak ekstrem bir hava olayı, gözlemlere dayalı tahmin edilmiş olasılık yoğunluk fonksiyonunun % 10 - % 9Devamını oku

    Olağanüstü / Ekstrem Hava Olayı (Extreme Weather Event) : Ekstrem bir hava olayı, belli bir yerde ve yılın belirli bir zamanında görülmesi nadir hava olan olayıdır. Nadirin tanımları değişebilir ancak ekstrem bir hava olayı, gözlemlere dayalı tahmin edilmiş olasılık yoğunluk fonksiyonunun % 10 – % 90 aralığı dışında kaldığı durumlarda gerçekleşen olayları temsil eder. Mantığa 146 dayalı olarak, ekstrem hava karakteristiklerinin tanımı bölgeye göre değişim gösterebilir. Günümüzde, tek bir ekstrem olayın direk olarak insan kaynaklı etkiler sonucu oluştuğu söylenemez. Ekstrem olaylar belirli bir süre devam ettiğinde (örneğin bir mevsim boyunca) ve özellikle kendi başına ekstrem olan bir sonuca neden olduğunda (örneğin, kuraklık veya bir mevsim boyunca yoğun yağış ) ekstrem olay olarak sınıflandırılabilir.

    Olasılık Yoğunluk Fonksiyonu (Probability Density Function – PDF) : Bir olasılık yoğunluk fonksiyonu, değişkenin farklı sonuçlarının meydana gelme olasılığını gösteren bir fonksiyondur. Fonksiyon tanımlandığı etki alanı üzerinde birleştiricidir ve bir alt etki alanı üzerinde integralin değişken sonucu bu alt etki alanı içinde yer alma olasılığına eşit olma özelliğine sahiptir. Örneğin, PDF’den elde edilmiş sıfırdan büyük olarak özel bir şekilde tanımlanmış sıcaklık anomalisinin bir olasılığı sıfırdan büyük tüm olası sıcaklık anomalileri üzerinde PDF ile birleştirilerek elde edilir. Olasılık yoğunluk fonksiyonları iki veya daha fazla değişkenle aynı anda aynı şekilde tanımlanır.

    Ozon (Ozone) : Ozon, oksijenin üç atomlu hali (O3) olan bir atmosfer bileşenidir. Troposferde, hem doğal bir şekilde hem de insan aktivitelerinin sonucu oluşan gazların fotokimyasal reaksiyonları sonucu oluşmaktadır. Troposferik ozon sera gazı etkisi yapmaktadır. Stratosferdeki oluşumu, solar ultraviole radyasyonu ile moleküler oksijenin (O2) etkileşimi ile gerçekleşmektedir. Ozon, stratosferdeki stratosferik radyatif dengesinde baskın bir rol oynamaktadır. En yüksek konsantrasyonu ozon tabakasında bulunmaktadır.

    Daha az gör