Suyun metabolik reaksiyonlar sonucu oluşan atık ürünler ve toksinlerin vücuttan atılarak sağlığımızın korunmasına katkıda bulunduğunu belirten Diyetisyenler Örnek, “Dolayısıyla su bağışıklık sisteminin de önemli bir parçasıdır. Bunun için su günde ortalama 8-10 bardak olacak şekilde sade veya isteğe bağlı olarak sevilen sebze-meyvelerle karıştırıp aromalı bir şekilde de tüketilebilir” önerisinde bulundu.

Hastalıklardan Korunun: Su İçmek Bağışıklık Sistemini Nasıl Etkiliyor?

Her gün ideal miktarda su tüketiminin sağlık için oldukça önemli olduğunun hepimiz farkındayız. “Vücudunuza İyi Bakın: Su İçmenin Faydaları” yazımızda da bahsettiğimiz gibi, yeterli miktarda su içmek, organların işlevlerini zorlanmadan yerine getirebilmeleri, böbreklerin sağlıklı bir şekilde çalışabilmeleri, konsantrasyonun artması, hatta daha esnek bir cilt için gerekli. Peki, su tüketimi ve bağışıklık sistemi arasında da bir bağlantı olduğunu biliyor muydunuz? Gelin, şimdi, “Su içmek bağışıklık sistemini güçlendirir mi?” sorusunun yanıtını verelim.

Besinlerden Aldığınız Vitamin ve Minerallerin Hücrelere Ulaşmasını Su Sağlar

Vücut direncinizi artırmak için sebze-meyvelerle besleniyor ve buna ek olarak et gibi protein kaynaklarına da diyetinizde yer veriyor, ama yine de sıklıkla hasta olmaktan şikâyet ediyorsanız bu durumun nedenlerinden biri su tüketim miktarınız olabilir! Çünkü su, aldığınız bu içeriklerin hücrelere taşınması için adeta bir besin taşıyıcısı görevini üstlenir. Vücut susuz kaldığında, yani yeterli miktarda su tüketilmediğinde ise vitaminler ve mineraller sağlıklı bir şekilde taşınamayabilir ve bu da vücudun ihtiyaç duyduğu içerikleri alamamasına neden olabilir.

Susuzluk, Beyaz Kan Hücrelerini Olumsuz Etkileyebilir

Lenf sistemi, bağışıklık sistemi ile doğrudan bağlantılı olan bir sistemdir. Doku ve hücrelerdeki yabancı maddeleri, zararlı bakteri ya da mikropları vücuttan uzaklaştırmak ise lenf sisteminin görevlerinden biridir. Az su tüketildiğinde bu sistemin bir parçası olan lenflerin üretimi azalabilir; vücuttaki bakteri, virüs gibi yabancı maddelerle savaşan beyaz kan hücrelerinin yeterli şekilde taşınamaması söz konusu olabilir.

2012 yılında sporcular üzerinde yapılan bir araştırma, vücudun susuz kalmasının bir beyaz kan hücresi türü olan ve enfeksiyonlarla savaşan nötrofilin işlevini azalttığını ortaya koymaktadır. Su ve bağışıklık sistemi arasındaki önemli ilişkinin altını çizen bu araştırma dehidrasyonunun ayrıca immünosupresyona, yani bağışıklık sisteminin vücuda giren yabancı maddelere karşı cevap vermesinin önlenmesine de neden olduğunu belirtmektedir

Susuzluk, Daha Yoğun Alerjik Reaksiyona Sebep Olabilir

Alerji, vücuda giren yabancı bir maddenin bağışıklık sistemi tarafından zararlı olarak kabul edilmesi ve bu nedenle vücudun antikor üreterek aşırı tepki vermesine denir. Yiyecek, polen, toz, hayvan tüyü gibi çeşitli alerjenler olabilir. Fakat bu gibi alerjenleri solumanın, onlarla temas etmenin veya tüketmenin yanı sıra; ilaç, fiziksel egzersiz, stres, alkol tüketimi ve vücudun susuz kalması da alerjiyi tetikleyebilir.

Toksik Maddelerin Vücuttan Atılabilmesi İçin Su Gereklidir

Su, vücuttaki zararlı maddelerin idrar, dışkılama ve terleme sayesinde vücuttan uzaklaştırılmasını sağlar. Yeterli miktarda su tüketilmemesi ise idrar çıkışının azalmasına, kabızlığa, az terlemeye neden olabilir. Diğer bir deyişle ihtiyaçtan az su tüketmek bu zararlı maddelerin vücutta daha uzun süre kalarak sağlığın olumsuz etkilenmesine sebep olabilir.

Su Tüketim Miktarı Kadar İçtiğiniz Suyun Kalitesine de Önem Verin

Artık “Bağışıklık sistemini nasıl güçlendirebiliriz?” sorusunun yanıtlarından birinin yeterli miktarda su içmek olduğunu biliyorsunuz. Eğer ideal miktarda su tüketimi için günde kaç litre su içmeniz gerektiğini merak ediyorsanız “Akıllardaki Önemli Soru: Günde Ne Kadar Su İçmeliyim?” yazımızı okuyabilirsiniz.

Yeterli miktarda su tüketimi elbette ki önemli, ama en az onun kadar önemli olan bir şey daha var: İçtiğiniz suyun kalitesi! Arçelik su arıtma cihazları, dört aşamalı arıtma sistemi ve ters ozmos teknolojisi sayesinde suyun içerisinde bulunan partikülleri %99,8 oranında ayrıştırıp size pratik bir şekilde temiz içme suyu sağlıyor. Size de içtiğiniz suyun kalitesinden şüphe duymadan su içmenin keyfini çıkarmak kalıyor!