GA Su Arıtma Cihazları En sonuncu Sorular

tersosmos

Hepatitler

Sularla Bağlantılı Vektörlerle Bulaşan Hastalıklar: Hepatitler

Vektörlüğünü sivrisineklerin yaptığı Sıtma bu gruba girer. Bu sorun durgun su birikintilerinin ortadan kaldırılması ve suyun borularla taşınması ile giderilebilir. Çeşit olarak da sayı olarak da oldukça çok olan sularla ilişkili hastalıkların en önemlilerinden biri de Hepatitler hastalığıdır.

  • Hepatitler nedir?
  • Korunma yolları nelerdir?
  • Hepatitler Bulaşıcı mıdır?

Cevap eklemek için giriş yapmalısınız.

  1. Vücudun hemen her etkinliğinde düzenleyici, destekleyici, düzeltici rolleri nedeniyle vazgeçilemez bir organ olan karaciğerin çalışma düzeninin bozulmasına yol açan karaciğer hücresi iltihabına HEPATİT denir. Hepatite yol açan nedenlerden bazıları;

    • Mikroorganizmalar (Bakteri, virüs, amip)
    • İlaçlar (Anksiyolitik, Kas gevşetici, Ağrı kesici),
    • Hormonlar (Steroidler),
    • Zehirler (Mantar toksinleri) ve
    • Birikim hastalıkları (Yağlanma) dır.

    SARILIK ise; cildin, iç örtülerin (mukozaların) ve göz aklarının sararması ile belirginleşen ve birçok hastalık nedeni ile gelişebilen bir bulgudur. Ortaya çıkması için, karaciğerde yapılan ve sarı rengin kaynağı olan bilirubin maddesinin yapımında artış, atılımında azalma ya da her ikisinin birlikte bulunması gerekir. Ancak; her hepatit hastasında sarılık görülmeyebileceği gibi, her sarılık olgusu da hepatite bağlanmamalıdır.

    Hepatitler dışında;

    • İlaçlar (Örn. Göz anjiyografisinde kullanılanlar),
    • Hemolitik kan hastalıkları,
    • Büyük hematomlar (kan toplanması) ve
    • Karaciğer enzim bozuklukları (Örn. Gilbert Sendromu) da sarılığa yol açabilir.

    Viral hepatit:

    Işık mikroskobu ile görülemeyecek kadar küçük, virüs adı verilen mikroorganizmaların insan karaciğerinde oluşturdukları yaygın iltihaplanmaya VİRAL HEPATİT denir. Akut viral hepatitler, en yaygın enfeksiyonlardan olmaları, uzun süre iş ve güç kaybına neden olmaları ve bazen de ölüm veya kronik hepatitle sonuçlanmaları sebebiyle tüm dünyada ve ülkemizde en önemli halk sağlığı sorunlarından biridir.

    Normalde her insanda üretilmekte olan bilirubin, çalışma düzeni bozulan karaciğer hücreleri tarafından gereğince kandan alınıp safraya atılamaz ve sarılık ortaya çıkar. Viral Hepatitli hastalarda çoğu zaman karaciğerin fonksiyonları tamamen bozulmaz ve sarılık tablosu ortaya çıkmaz (GİZLİ SARILIK).

    Viral hepatite sebep olan virüsler:

    Primer hepatotrop virüsler;

    HEPATİT A VİRÜSÜ (HAV)

    HEPATİT B VİRÜSÜ (HBV)

    HEPATİT C VİRÜSÜ (HCV)

    HEPATİT D VİRÜSÜ (HDV)

    HEPATİT E VİRÜSÜ (HEV)

    HEPATİT G VİRÜSÜ (HGV)

    HEPATİT TT VİRÜSÜ (HTTV)

    Sekonder hepatotrop virüsler;

    EBV, CMV, HSV, VZV, Adenovirüs, Coxsackie, Rubella, Rubeola ve Sarı Humma virüsleri vd.

    EKZOTİK VİRÜSLER: Marburg, Lassa, Ebola virüsleri

    HEPATİT A ve HEPATİT E

    Hepatit A ve E fekal-oral yolla yani bağırsak içeriğinin doğrudan veya dolaylı olarak gıdalara karışması ve ağızdan alınmasıyla bulaşır. Çoğunlukla insan dışkısı ile kontamine olmuş sularla bulaşmaktadır. Bunun dışında yeterli alt yapı hizmetlerinin sağlanamadığı sağlık ve hijyen koşullarının uygun olmadığı bölgelerde, su ile birlikte, özellikle çiğ olarak yenen sebze ve meyveler, bazen süt, süt ürünleri ve kabuklu deniz hayvanları bulaştırmada rol oynayan belli başlı kaynaklardır.

    Hepatit A virüsü; gelişmekte olan ülkelerde çocuk yaş grubunu enfekte ederken, gelişmiş ülkelerde daha ileri yaş grubunda enfeksiyona yol açar.

    Hepatit E ise daha çok genç yaştaki bayanlarda görülür. Özellikle gebeliğin son 3 ayına girmiş kadınlar Hepatit E virüsüne duyarlıdır.

    Hepatit A virüsü (HAV):

    Isı, eter ve mide asidine direnci fazla olup klor ve formalin ile inaktive olur. Su ve deniz suyunda 3-10 ay kadar yaşayabilir. Tüm dünyada tek serotipi vardır ve hastalığı geçirenlerde ömür boyu kalıcı bağışıklık bırakır. Sadece insanlarda hastalık yapar.

    Hepatit A virüsü; dondurulup yeniden çözünmeye, asitlerle temasa, dietil etere ve 56˚C ısıya 30 dakika süreyle dayanıklı olup ultraviyole, formaldehit ve klor vb. içeren deterjanlar karşısında ve 98˚C ısıda bir dakikada harabolur. HAV virüsüyle infekte materyallerde kullanılabilecek germisid kimyasalların miktarları ve etkinlikleri aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

    KİMYASAL YOĞUNLUK ETKİNLİK
    Etilen Oksit 450-800 mg/L Yüksek
    Gluteraldehit %2 Yüksek
    Stabilize Hidrojen %6-10 Yüksek
    Peroksit
    Formaldehit %8 Yüksek
    İyodoforlar 70-150 mg/L Orta-Yüksek
    Hipoklorit 500-5000 mg/L Orta-Yüksek

    Ülkemizde yetişkinlerin %95’i A hepatitinin geçirildiğini gösteren antiHAV antikorlarına sahiptir. A hepatiti ülkemizde genellikle okul çağında alınır yani çocuklarda daha sık rastlanır. Sonbahar ve kış başında daha sık görülür. Bu mevsimlerde duyarlı nüfusun fazla olduğu okul, kreş gibi yerlerde salgınlar görülebilir.

    Hepatit A, alt yapı sorunu olan ülkelerde yaygındır. İnsan dışkısı ile kirlenmiş besinlerle ve kabuklu deniz hayvanları ile de bulaşır. Sular; klorlama yetersiz ise bulaştırıcıdır. Hepatit A virüsü, oral yolla alındıktan 2-6 hafta sonra dışkıda görülmeye başlayıp, klinik olarak hepatit başladıktan 2 hafta sonraya kadar dışkıda bulunmaya devam eder. Virüsün dışkıda görülme dönemlerinde hastalar bulaştırıcıdırlar.

    Kuluçka süresi 2-6 hafta (Ort: 30 gün) dır. Hastalık ateş, halsizlik, iştahsızlık, bulantı ve karın ağrısı belirtileri ile kendini gösterir. Genelde ilk dikkat çeken bulgu, idrar renginin koyulaşmasıdır. Göz akları, dil altı ve cilt sararır. Hastalık 1-2 haftadan, birkaç aya kadar sürebilir.

    Toplumumuzda hepatit A çocuklar arasında çok yaygındır. Yaş arttıkça tablo ağırlaşır ve sarılık görülme ihtimali fazlalaşır. A hepatiti kronikleşmez, ancak altta yatan başka bir karaciğer hastalığının varlığında infeksiyon daha ağır seyreder. Hepatit A’da ölüm oranı %0,2-0,4 civarında olup, çocuklarda çok nadirdir. Ancak karaciğer nekrozu gelişen olgularda %70- 90 ölüm görülebilir.

    Hepatit E virüsü (HEV):

    Hemen hemen tüm özellikleri Hepatit A virüsüne benzemektedir. Hepatit E, içme sularının kanalizasyon ile kontamine olduğu Çin, Hindistan, Meksika ve Kuzey Afrika ülkelerinde daha sık görülür. Bu ülkelerde dışkı ile kirlenmiş sular ile geniş kitleleri içeren salgınlara yol açar. Ev içi yakın temas ile bulaşma yaygın değildir. Ülkemizde HEV ile karşılaşma sıklığı ortalama %5 civarındadır. Şimdiye kadar Güney Doğu Anadolu bölgemizden iki salgın bildirilmiştir.

    İnkübasyon periyodu 30-40 gündür. Ani başlangıçlı ve kendini sınırlayan bir hepatit tablosu oluşturur. Hepatit A gibi, Hepatit E de kronikleşmez ve taşıyıcılık yapmaz. Sıklıkla 15 yaşından büyüklerde görülür ve genellikle 15-40 yaş grubunu etkiler. Gebelerde %20 olasılıkla ağır formda (fulminan) seyreder ve ölümcül olabilir.

    Patogenezi de Hepatit A’ya benzer. Karaciğere yerleşmeden önce bağırsaklarda çoğalır. Semptomların başlamasından önce virüs dışkı ile atılır. Enfeksiyözitesi düşük olduğundan enfeksiyon oluşturması için çok miktarda virüsün alınması gereklidir.

    A ve E hepatitlerinden korunmada genel ilkeler:

    Su ve besinlerle bulaşan infeksiyon hastalıklarından korunmada aşağıdaki husulara uymak gerekir.

    • Kişisel hijyen kurallarına dikkat edilmesi, özellikle el yıkamanın yaygınlaştırılması,
    • Halka bu enfeksiyonlar ile ilgili bilgi verilmesi,
    • Su ve besin maddelerinin dışkı ve idrar ile kontaminasyonunun önlenmesi,
    • Süt ve süt ürünlerinin teknik ve hijyenik kurallara uygun olarak topluma sunulması,
    • Kabuklu deniz hayvanları satış yerlerinin kontrolu; kirli sulardan elde edilen kabukluların yenilmemesi veya yemeden önce en az 10 dakika kaynatılmasının öğretilmesi,
    • Yiyecek ve içecek işiyle uğraşanların, portörlük yönünden kontrolu,
    • Gıda imalathanelerinin ve depolarının hijyenik olması; gıdaların üretimden tüketime kadar kontrol altında tutulması,
    • Karasinek ve fare gibi mekanik taşıyıcılarla mücadele edilmesi,
    • Hepatit geçiren hastaların izolasyonu,
    • Hastanede yatan hepatitli hastalar için önlem alınması,
    • İnfekte kişilerin okula, kreşe ve işe gönderilmemesi, vb.

    Yukarıda sıralanan genel tedbirlere ilaveten Hepatit A’ya karşı temas öncesi ve temas sonrası korunma önlemi olarak aşılar ve antiserumlar üretilmiştir.

    Hepatit A aşısının, çocukluğunda A hepatiti geçirmemiş olan aşağıdaki risk gruplarına yapılması önerilmektedir.

    1. Altyapı yetersizliği olan bölgelere seyahat edenlere
    2. Üç aydan daha uzun ve sık seyahat edenlere,
    3. Askeri ve diplomatik personele,

     

    1. Kronik karaciğer hastalığı olanlara,
    2. Sık sık faktör VII alan hemofili hastalarına (aşı cilt altına yapılmalı),
    3. Uyuşturucu kullananlara,
    4. Laboratuarda bu virüsle çalışan personele,
    5. Salgınlar sırasında zeka düzeyi düşük olan kişilere,
    6. Çocuk bakım merkezlerinde çalışan personele,
    7. Homoseksüellere,
    8. Hijyen uyumu zayıf olan temizlik işçileri ve gıda elleyicilerine.

    Hepatit A aşısı %95 veya daha yüksek oranda bağışıklık oluşturur ve etkinliği en az 20 yıl sürer. Eğer hepatit A virüsü bulaşı olmuşsa, bu durumda virüsün karaciğere ulaşarak hastalık oluşturmasını önlemeye yönelik immünglobulin (antiserum) uygulaması yapılır. Hepatit A immünglobulinleri, önceden A hepatiti geçirmiş olup bağışık durumdaki insanların plazmalarından steril şartlarda elde edilen hepatit A’ya özgü antikorlardır.

    Hazırlanan preparatların protein içeriği %10-18 civarındadır. Bilinen son temas sonrasında derhal ya da mümkün olduğunca erken 0,02 ml/kg dozunda spesifik immün-globulinin intramusküler (adale içinde) yapılması gerekir. Kişisel korunma için bulaşmayı takiben iki hafta içinde immün serum globulin uygulanabilir. Bugün için temastan sonra en az 15 gün geçmişse immün-globulin verilmesinin pek yararı olmadığı bilinmektedir.