Uranyum

Uranyum, doğada granitten çeşitli mineral yataklarına kadar yaygın olarak bulunur. Nükleer enerji santrallerinde yakıt olarak ağırlıklı olarak kullanılır. Uranyum çevrede doğal yataklardan sızma, uranyum ocağı artıkları bırakılması, nükleer sanayi emisyonları, kömür ve diğer yakıtların yanması ve uranyum içeren fosfat gübrelerinin kullanımı sonucu bulunur. Havadan uranyum alımı düşüktür ve günlük besin yoluyla alımının 1 ila 4 µg arasında olduğu görülmektedir. İçme suyu yoluyla alım genellikle son derece düşüktür; ancak uranyumun bir içme suyu kaynağında bulunduğu durumlarda, alımın büyük çoğunluğu içme suyu yoluyla olabilir.

İnsanlarda ve deney hayvanlarında uranyumun kanserojenliği hakkında yeterli veri yoktur. Nefrit, insanlarda uranyumun kimyasal olarak indüklenen birincil etkisidir. İnsanlarda çevresel uranyuma maruz kalmanın kronik sağlık etkileri hakkında çok az bilgi vardır. İçme suyunda uranyuma maruz kalan popülasyonlarla ilgili bir dizi epidemiyolojik çalışma, idrarda alkalin fosfataz ve β-mikroglobulin ile birlikte proksimal tubüler fonksiyonda mütevazı değişiklikler arasında bir korelasyon göstermiştir. Ancak, gerçek ölçümler hala normal fizyolojik aralık içindeydi ve bu bulgular çalışmalar arasında tutarlı değildir.

Bugüne kadar yapılan insan çalışmalarından net bir etkisiz konsantrasyon ortaya çıkmamıştır. Bu şaşırtıcı değildir, çünkü çalışma popülasyonlarının çoğu oldukça küçüktür ve insan popülasyonunda ölçülen parametrelerde önemli normal varyasyon vardır. Ancak, genel olarak, 30 µg/l’nin altındaki maruz kalma konsantrasyonunda etkilerin net bir kanıtı olmadığı yönündedir. Aslında, en hassas organ gibi görünen böbrek üzerindeki etkiler kanıtı, çok daha yüksek maruz kalma konsantrasyonlarına kadar belirsizdir.

Yüksek uranyum konsantrasyonlarına maruz kalmış popülasyonlar üzerinde yapılan yeni epidemiyolojik çalışmalardan elde edilen 30 µg/l’lik geçici kılavuz değeri, daha önce deney hayvanı çalışmalarından elde edilen ve uranyumun toksikoloji ve epidemiyolojisi ile ilgili belirsizlikler ve daha küçük su kaynaklarında teknik olarak gerçekleştirilebilirlik zorlukları nedeniyle geçici olarak belirlenen önceki değerin yerini alır. Sağlık ile ilgili bilgilerin kılavuz değerlerinin türetilmesinde kullanılması için mevcut ve kaliteli olduklarında insan nüfusu üzerinde yapılan çalışmaların tercih edilen kaynak olduğu belirtilmektedir.