Galip Arduç Yönetici
Sert Su Sorunları ve Etkileri
Sert su terimini duymuş olabilirsiniz, ancak bu gerçekten ne anlama geliyor? Suyunuzun güvenliğini ve kalitesini merak etmek için birçok neden var. Belki yeni bir eve taşındınız ya da suyunuzun tuhaf bir tadı veya kokusu olduğunu fark ettiniz. Siz de evlerinde kuyu suyu kullanan milyonlarca Amerikalı ve Kanadalıdan biri olabilirsiniz.
Gerçek şu ki, dünyanın en güvenlileri arasında yer alan bir içme suyu kaynağına rağmen kontaminasyon meydana gelebilmekte ve gerçekleşmektedir.
En yaygın su problemlerini anlamak, içme suyunuzu kendiniz ve aileniz için güvende tutmanıza yardımcı olabiliriz. Royal Green Su Arıtma Cihazlarına Bak
Sert su
Sert su terimini duymuş olabilirsiniz, ancak bu gerçekten ne anlama geliyor? Bu sadece suda çözünmüş magnezyum ve kalsiyum miktarının bir ölçüsüdür. 61 ila 120 mg/L kalsiyum karbonat içeren su orta derecede sert olarak kabul edilmektedir. Sert su, su kullanan cihazların ve su ısıtıcılarının ömrünü kısaltmakta ve verimliliğini azaltmaktadır. Aynı zamanda bulanık cam eşya ve bulaşıkların yaygın bir nedenidir.
Banyo yaptıktan sonra diğer etkiler hissedilebilmektedir. Örneğin, sabun ve sert suyla köpürtmek, cildinizde bir kalıntı varmış gibi hissetmenize neden olmaktadır. Veya sert su cildinizi kuru ve saçınızı donuk bırakmaktadır.
Çözünmüş Katılar
Hoş olmayan, hatta bazen tuzlu veya metalik bir tada neden olmaktadır. Suda bulunan en yaygın çözünmüş katı maddeler arasında kalsiyum, magnezyum, sülfat, sodyum ve klorür bulunmaktadır. Bu yüksek seviyelerdeki çözünmüş katıların kaynağı, mineral kaynakları, tuz birikintileri ve deniz suyu girişi gibi doğal olsa bile, tat üzerindeki etki istenmeyen olabilmektedir.
TDS, suyunuzda çözünmüş katıları göremediğiniz ve tüm filtreleme teknikleri bunları etkili bir şekilde ortadan kaldıramadığı için tüketiciye bir meydan okuma sunmaktadır. Sert su gibi, yüksek düzeyde toplam çözünmüş katı madde, sıhhi tesisat armatürlerini aşındırılmaktadır ve su kullanan cihazların ömrünü kısaltmaktadır.
Düşük pH veya Yüksek pH Su
EPA, kamu su sistemlerinin 6,5 ile 8,5 arasında bir pH’ı korumasını önerir. Bununla birlikte, pH ikincil bir içme suyu kirleticisi olarak kabul edildiğinden (sağlıktan çok tat ve koku gibi estetik açısından bir endişe kaynağıdır), toplulukların bunu ölçmesi gerekmez. Suyun asitliği, 7’nin nötr olduğu 0 ila 14 aralığında 7’den düşük bir pH ile gösterilmektedir. Düşük pH’lı su aşındırıcı olabileceğinden, su kalitesinin önemli bir ölçüsüdür. Asitli su, evinizin su kaynağında kurşun, bakır, demir ve çinko gibi istenmeyen metalleri çözerek borularda erken hasara neden olmaktadır.
Borularınız bakırdan yapılmışsa ve asitli suyunuz varsa, lavabo ve giderlerde mavi-yeşil lekeler görebilirsiniz. Su, kırmızı veya mavi-yeşil renkli olmakta ve metalik bir tada sahip olmaktadır. Çamaşırlarda pas lekeleri görünmektedir. Boru bozulması ileri bir aşamaya ulaşırsa, su basıncı yavaşlar.
Yüksek pH veya yüksek alkalinitenin kendi olumsuz etkileri vardır. Sağlık için bir tehdit olmasa da, pH seviyesi 8,5’in üzerinde olan içme suyu acı bir tat, tesisatınızda birikmektedir. Su kullanan cihazların veriminin düşmesi gibi estetik sorunlara neden olmaktadır.
Klor
Klor, 1900’lerin başından beri içme suyunu dezenfekte etmek için kullanılmıştır. Kolera, tifo ve hepatit gibi su kaynaklı hastalıklara neden olan zararlı bakterileri azaltır. 4 mg/litreye kadar olan klor seviyeleri içme suyunda güvenli kabul edilmektedir. Bununla birlikte, testler, önemli ölçüde değişen yerel su arıtma tesislerine bağlıdır. Tüketicileri daha yüksek klor konsantrasyonlarından risk altında bırakır.
Demir
Bulaşıklar, çamaşırlar, tuvaletler, lavabolar veya duşlardaki pas lekeleri, su kaynağınızdaki en yaygın demir belirtilerinden biridir. Suyunuz berrak görünmekte, çünkü demirli demir çözündüğünde renksizdir. Ancak hava ile temas ettiğinde demirli su bulanıklaşır ve kırmızımsı kahverengi bir madde oluşmaya başlar. Bu oksitlenmiş veya ferrik demir formu suda çözünmektedir.
Nitrat
Nitrat , toprakta bulunan yaygın bir azot şeklidir. İçme suyundaki nitrat için EPA standardı 10 mg/L’dir; bu seviyede veya altında içme suyu güvenli kabul edilmektedir. Nitrat kirleticileri tatsız, kokusuz ve renksiz olduğundan, bunların bulunmadığından emin olmanın tek yolu su testidir.