GA Su Arıtma Cihazları En sonuncu Sorular

tersosmos

Suyun pH değeri yüksek olursa ne olur?

Cevap eklemek için giriş yapmalısınız.

  1. Suyun pH’sı nedir?
    Ambalajlı (Cam veya plastik şişe veya damacanalarda satılan) su tüketimi giderek yaygınlaşıyor. Ambalajlı suların her birinin özelliği var. Aynı marka altında satılan ambalajlı sular eğer farklı kaynaklardan ambalajlanıyor ise onların özellikleri de farklı oluyor.

    Suyun ana özellikleri sertlik derecesi ile pH ölçüsü. Okuyucularıma bu konularda derlediğim bilgileri aktarmak istiyorum

    Suyun sertlik derecesi…

    Yeryüzünden buharlaşarak bulutlarda depolanan sular yeryüzüne yağmur veya kar olarak dönerken atmosferdeki karbondioksidi çözer ve bir miktar asidik hale gelirler. Bu asidik yağmur suları kaya ve toprak katmanlarından geçerken bu defa da kayalardaki ve topraktaki kalsiyum karbonatı çözerler. İşte bu çözülmüş mineralleri taşıyan sulara sert su denilir.

    Bir suyun sertlik derecesi sudaki kalsiyum karbonat miktarına bağlıdır. Su sadece kalsiyum karbonatı çözmez. Magnezyum sulfat, klorid, asit silisit tuzu ve demirden de etkilenir ve bu maddeleri taşır. Ancak, çözülmüş haldeki kalsiyum karbonat bir suyun sertliğine en fazla katkı yapan elementtir. Sert sular sağlık açısından bir risk oluşturmazlar.

    Eskiden halkımız suyun en fazla sertlik derecesi ile ilgilenirdi. Şişelerin etiketine sertlik derecesini yazmak zorunlu olmadığından, şimdilerde tüketici içtiği suyun sertliğini bilemiyor. (Bilgi için: Sabunu köpürtmeyen su sert sudur.) Bu işin uzmanlarının verdiği bilgiye göre, suların sertliği Alman, Fransız, İngiliz sertlik derecesi ve ppm gibi çeşitli birimle tanımlanıyor. En yaygın kullanım Fr (Fransız Sertlik Derecesi) tanımı.

    Bu tanıma göre 0.5 Fr çok yumuşak, 5-10 Fr yumuşak, 10-20 Fr orta sert, 20-30 Fr sert sudur. 30 Fr.den sonraki sulara çok sert su denilir. (Ambalajın üzerindeki yazıları okuyunuz. Bazı etiketlerde “Fr” işareti karşısında sertlik derecesini gösteren rakamlar olabiliyor.)

    pH neden önemlidir?

    Dr. İsmail Mert’ten öğrendiğime göre, pH bir çözeltinin asitik veya bazlık derecesini gösteren bir ölçü birimidir. Suyun pH değeri, hidrojen iyonlarının yoğunluğunu gösterir.

    Sulu çözeltilere hidrojen iyonu verebilen maddelere “asitli maddeler”, sulu çözeltilere hidroksil iyonu verebilen maddelere de “bazik maddeler” denilir. Diğer bir ifade ile de hidrojen iyonu verebilen maddeler “asit”, hidroksil iyonu alabilen maddeler “baz” olarak adlandırılır.

    Sulardaki pH yoğunluğu 1’den 14’e kadar rakamlarla ölçülür.

    pH 7’de hidrojen ve hidroksil iyon düzeyi eşittir. pH 7’de su nötrdür.

    Hidrojen iyonları artarsa suyun pH değeri düşer ve su asidik olur. Tam tersi, hidrojen iyonları arttığında pH değeri yükselir ve su alkali hale gelir.

    İşte bunun için sudaki pH 7’nin aşağısı ise su asidik, pH 7’nin üzeri bazik sudur.

    Türk standardına göre içme sularındaki pH değeri 4.5-9.5 arasında olmalıdır.

    Yönetmeliğe göre, “Doğal Mineralli Sular”ın etiketine pH değerini yazma zorunluluğu yok. İnsani tüketim amaçlı kaynak suları ve içme suları etiketinde ise pH değerinin gösterilmesi gerekiyor.

    Düşük pH’lı sular korozif oldukları ve bu özellikleri ile birtakım metalleri çözebildikleri için içilmemesi gereken sulardır.

    Yüksek pH’lı sular özellikle mide rahatsızlığı olanlara ve diyet yapanlara tavsiye edilmektedir. Mide sorunu olanlarda asidite arttıkça, rahatsızlıklar artar.

    Vücut, doğal olarak kanın pH’ının sürekli 7.35-7.45 aralığında kalmasına çalışır. Vücutta tüm metabolik işlemler dengeli bir pH’a bağlı olduğundan, “bazik” olan, yani pH’sı 7’den büyük olan suların tüketilmesi sağlığa yararlı sayılır.

    Diyetle alınan gıdalarda asitlik artar, vücuttaki pH dengesi bozulur. İçilen suyun pH’sı ortalama 7.5 ve üzeri ise bu su vücuttaki pH’yı dengeleyebilmektedir.

    Şişe sularının ve damacanalı suların tümünün etiketinde pH değerinin yazılması zorunluluğu vardır. İçtiğiniz suyun pH’sını kontrol ediniz.

    İyi ve kaliteli su, yaşamın sağlıklı bir şekilde idame ettirilebilmesi için çok önemli bir unsurdur. İçme suyunun temiz olması kadar, sertliğinin de insan bedeni üzerinde önemli rol oynadığı bilinmektedir. Peki, iyi ve kaliteli su nasıl olmalıdır? İşte, İç hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya’nın konuyla ilgili yapmış olduğu değerlendirmeler ve PH değeri hakkında detaylı bilgiler
    İnsan yaşamı için oksijenden sonra en değerli madde sudur. İnsan açlığa 40 gün dayanabilirken susuzluğa en fazla 7 gün dayanabilir. Vücuttaki bütün metabolik faaliyetler için su gereklidir. Hücrelerin temizlenmesi, bağırsakların çalışması, vücuttaki elektrolit dengesinin sağlanması, kanın akışkanlığının sağlanması, beynin çalışması, böbreklerin zararlı atıkları vücuttan uzaklaştırması işte tüm bunlar ve daha fazlası su ile gerçekleşiyor.

    Günlük suyu daha çok idrarla kaybederiz. Bununla birlikte büyük abdesti yaparken, terleme ve solunumla da su kaybederiz. Tüm bu metabolik faaliyetler sonrasında ortalama günlük 2-2,5 litre su ihtiyacımız olur.

    Günlük yaşantımızda kullandığımız suyu üç başlıkta düşünebiliriz. Doğal kaynak suları, şehir şebeke suları ve doğal mineralli sular. Birçoğumuz şehir şebeke suyuna kuşku ile yaklaşırız ancak Dünya Sağlık Örgütü’nün önerisine göre eğer bir su, musluktan bizim kullanımımız için evimize kadar geliyorsa, sağlıklı olmak zorundadır. Bu suların sağlıklı olması için zaman zaman klorlama ve dezenfeksiyon yöntemleri kullanılabilir. Ancak şehir şebeke sularının içerdiği elektrolit kombinasyonu doğal kaynak suları veya doğal mineralli sular kadar zengin değildir. Hele hele bir de üzerine evde arıtma cihazları da kullanılıyorsa bu suyun içindeki minerallerin tamamen kaybına neden olup içimi kolay saf su haline getirse de besleyicilik oranının düşmesine neden oluyor. Yine bu arıtma cihazlarının bakımı iyi yapılmaz ise bu suyun mikrop yuvası haline gelmesine neden olabiliyor.

    Doğal kaynak suları ve doğal mineralli sular da kalsiyum, magnezyum, bikarbonat, demir gibi elementler bulunur. Suyun içindeki kalsiyum miktarı 250 mg’a, magnezyum miktarı 75 mg’a, bikarbonat miktarı 600 mg’a yakınsa bu su elektrolit açısından zengindir diyebiliriz.

    Suyun sertliği kalitesini belirler. Sert sular sağlıklı sulardır. Ancak sert suyun içimi biraz daha zordur. Aynı zamanda sabunla zor köpüren sular da sert sulardır.

    Suyun vücut için değerliliğini belirleyen bir diğer etmen de suyun pH derecesi. Son günlerde bu konu ile de ilgili şehir efsaneleri üretilmekte, suyu alkali yapabilmek için damlalar satılmakta, karbonatlar önerilmekte. Ancak suyun kendi alkalilik değerini okuyarak da bu konuda bir yorum yapılabilir. PH 7 nötr kabul ediyoruz. pH 8,5’ a kadar da alkali olması, vücut için daha sağlıklı olduğu anlamına geliyor. Yani satın aldığınız suyun üzerindeki pH 7,2’den başlayarak 8,5’a kadar olabilir. Suyu ayrıca alkali yapmak için bu tür damlalar ve karbonatlar kullanmaya gerek yoktur.

    Suyu en iyi saklama yolu cam şişedir. Ancak kullanım kolaylığı ve taşıma kolaylığı açısından çoğu zaman pet şişler veya polikarbon şişeler avantaj sağlar. Eğer bu şişelerde suyu satın alıyorsanız evde kullanırken direkt cam şişeye boşaltabilirsiniz.

    PH DEĞERİ KAÇ OLMALIDIR?

    *Suyu susama hissini beklemeden içmek gerekir. Vücudun suya doyduğu idrar renginden belli olur. İdrar rengi koyu çıkıyorsa yeteri kadar su içilmediği anlamına gelir. İdrar rengi berrak ve kokusuz oluyorsa bu yeteri kadar su içildiğinin göstergesi olur. Özellikle çocukların yeteri kadar su içip içmediğinin takibi açısından bu önemlidir.

    *Suyu günde en az 8 bardak mümkünse 10 bardağa yakın içmek gerekir. Sabah aç karnına oda sıcaklığında su içilmesi, bağırsaklar açısından çok faydalıdır. Bununla beraber her yemekte 2’şer bardak yemekle beraber yudum yudum su içmeye özen göstermek gerekir.

    *Eğer tansiyon, böbrek veya kalp yetmezliği gibi bir hastalık yoksa günlük su tüketiminin 600 ml’si doğal mineralli kaynak suları (maden suları) şeklinde olabilir.

    *Su satın alırken pH değeri olarak 7,2’nin üzeri suları tercih etmek gerekir.

    *Suyun tadı nedeni ile su içilmiyorsa, suyun içine çilek, limon, portakal gibi taze mevsim meyveleri ile tatlandırarak içilebilir.

    PH DEĞERI YÜKSEK SU İÇMENIN SAĞLIĞIMIZ AÇISINDAN ÖNEMI NEDIR?

    Vücud alkali haldeyken daha dengeli çalışır ve besinleri daha iyi kullanır. Stres, enfeksiyon ve hastalık gibi faktörler vücutta asidik bir ortam yaratır. Kanın uzun süreli olarak asidik kalması hücreleri, dokuları ve organları zayıflatır. Dolayısı ile hastalıklara da davetiye çıkarmak istemiyorsak pH değerine dikkat etmek gerekli.

    Son dönemde yapılan araştırmalar, pH değeri yüksek suların kanser için engelleyici özellikte olduklarını göstermektedir. Kanser hücreleri asidik ortamlarda (pH 4-5) daha hızlı bölünmekte ve yayılım göstermektedir. Ph değeri yüksek suların içimi, kanser hücrelerinin yaşayabileceği zemine engel olur.

    pH değeri 7,5 ve üzeri suların daha çok oksijen tutması, daha uzun süre taze kalması ve vücut dengesini sağlayabilmesi özellikleri ile:

    kandaki oksijen (O2) miktarını artırır zararlı mikroorganizmaların yok edilmesine yardımcı olur
    bağışıklık fonksiyonlarını güçlendirir
    stres, huzursuzluk yada gerginlik gibi etmenleri en aza indirger, yorgunluk hissini azaltır, konsantrasyonu arttırır
    her türlü diyete uygundur, ideal kilonun korunmasını sağlar ve gençleştirici özelliğe sahiptir
    tansiyonu dengeler
    kanser ve çok çeşitli kan hastalıklarının oluşumunu engeller
    karaciğerin detoksifikasyon gücünü artırır

    Türk standartlarının belirlediği içme suyu PH değeri 6.5 ve 9.5 arasındaki değerlerdir. Ancak en sağlıklı ve en lezzetli su PH değerinin 7’nin üzerinde olduğu bazik (alkali) su olduğu bilinmektedir. İnsan vücudu için gereken sağlıklı su alkali sulardır.