1. Membran seçimi, su arıtma sistemlerinde hem temiz su verimi hem de atık su tasarrufu açısından çok önemlidir. Test sonuçlarına göre;- Atık Su Tasarrufu: Çift Dupont Taptec TT Plus HF (420cc flow x 2) en az atık su üreten konfigürasyon olarak öne çıkıyor (~0.68 atık/temiz oranı). Bu, su tasarrufu yapDevamını oku

    Membran seçimi, su arıtma sistemlerinde hem temiz su verimi hem de atık su tasarrufu açısından çok önemlidir. Test sonuçlarına göre;

    Atık Su Tasarrufu: Çift Dupont Taptec TT Plus HF (420cc flow x 2) en az atık su üreten konfigürasyon olarak öne çıkıyor (~0.68 atık/temiz oranı). Bu, su tasarrufu yapmak isteyen veya çevreye duyarlı kullanıcılar için büyük bir avantaj.

    Temiz Su Verimi: CSM RE2012-400 GPD, dakikada 930 ml ile en yüksek temiz su üretimini sunuyor. Bu da yüksek miktarda su tüketimi olan evler veya işletmeler için ideal bir seçenek haline getiriyor.

    Yer Tasarrufu ve Randıman: CSM RE2012-400 GPD, çift Taptec membranlara göre daha az yer kaplarken, yüksek temiz su verimi sağlıyor. Ancak, atık su tasarrufu dikkate alındığında çift Taptec (420cc flow) daha verimli bir performans gösteriyor.

    Sonuç olarak, kullanım amacınıza göre membran seçimi yapılmalıdır. Atık su tasarrufu ve çevre dostu bir sistem arıyorsanız çift Dupont Taptec TT Plus HF (420cc flow x 2), yüksek temiz su verimi ve kompakt bir çöz

    Daha az gör
  2. Merhaba, bahsettiğiniz sorunda sürekli su akması ve cihazın uzun süre sesli çalışması birkaç nedene bağlı olabilir. Yaptığınız değişikliklere rağmen sorun çözülmemiş olabilir çünkü genelde bu tür uzun süreli su akışı problemleri birkaç bileşenin uyumsuzluğundan kaynaklanabilir. İşte dikkate almanızDevamını oku

    Merhaba, bahsettiğiniz sorunda sürekli su akması ve cihazın uzun süre sesli çalışması birkaç nedene bağlı olabilir. Yaptığınız değişikliklere rağmen sorun çözülmemiş olabilir çünkü genelde bu tür uzun süreli su akışı problemleri birkaç bileşenin uyumsuzluğundan kaynaklanabilir. İşte dikkate almanız gereken bazı noktalar:

    1. Tank Basınci: Tankın hava basıncı doğru ayarlanmış mı? Tank basıncı genellikle 5-7 psi arasında olmalıdır. Eğer tanktaki hava basıncı düşükse, sisteminiz sürekli su basmaya devam edebilir çünkü tank dolu değeri algılamayacaktır.

    2. Check Valve (Tek Yönlü Valf): Check valve’in (tek yönlü valf) arızalı olup olmadığını kontrol edin. Bu parça suyun geri akışını önleyen bir valftir ve bozulduğunda su akışı devam edebilir.

    3. Otomatik Shut-off Valfi Doğru İhmal Edilmemiş Olabilir: Daha önce değiştirmenize rağmen, bağlantı noktalarında kaçak veya valfin doğru çalışıp çalışmadığını kontrol etmelisiniz.

    4. Tank Kapasitesi ve Membran Uyumluluğu: Vontron 75 gpd membranın çalışması için yeterli basıncı sağlayıp sağlamadığına emin olun

    Daha az gör
  3. Su arıtma sisteminizdeki değerler ve deneyimleriniz hakkında bazı değerlendirmeler yapabilirim. Öncelikle, arıtılmış suyun TDS, pH ve ORP değerlerinin beklenen aralıklarda olup olmadığını kontrol edelim. 1. TDS Değerleri:- Membran çıkışınızdaki TDS’nin 20-30 ppm arasında olması gayet normaldir. Bu,Devamını oku

    Su arıtma sisteminizdeki değerler ve deneyimleriniz hakkında bazı değerlendirmeler yapabilirim. Öncelikle, arıtılmış suyun TDS, pH ve ORP değerlerinin beklenen aralıklarda olup olmadığını kontrol edelim.

    1. TDS Değerleri:

    – Membran çıkışınızdaki TDS’nin 20-30 ppm arasında olması gayet normaldir. Bu, membranınızın iyi bir performans sergilediğini gösterir.

    2. pH Değerleri:

    – Membran çıkışındaki pH değerinizin 6 civarında olması normaldir, çünkü saf su ya da yüksek oranda arıtılmış su genellikle hafif asidik olur.

    – Arıtma musluğundaki pH değerinin 10-11’e kadar çıkması, özellikle alkali bir filtre kullanmanızdan kaynaklanıyor olabilir. Roycera alkali filtrenin pH’ı yükseltici bir etkisi vardır.

    3. ORP Değerleri:

    – ORP’nin -750 mV civarında olması oldukça yüksek bir negatif değerdir. Alkali filtreler ve çok düşük TDS seviyeleri bu durumu etkileyebilir. Ancak, bu kadar düşük bir ORP değeri alışılmadık olabilir ve her koşulda beklenen bir sonuç değildir.

    4. **pH’i Düşürmek İçin Ö

    Daha az gör
  4. Bu cevap düzenlendi.

    Merhaba, suyun pH ve TDS değerlerini istenilen seviyede tutmak, su arıtma sistemi ile doğru ayarlamalar yaparak mümkündür. Ters ozmoz su arıtma sistemleri genellikle suyun minerallerini de arıtır, bu da TDS'yi düşürebilir. Ancak bu süreç sonucunda suyun pH değerinin de düşmesi beklenen bir durumdur.Devamını oku

    Merhaba, suyun pH ve TDS değerlerini istenilen seviyede tutmak, su arıtma sistemi ile doğru ayarlamalar yaparak mümkündür. Ters ozmoz su arıtma sistemleri genellikle suyun minerallerini de arıtır, bu da TDS’yi düşürebilir. Ancak bu süreç sonucunda suyun pH değerinin de düşmesi beklenen bir durumdur. pH ve TDS’yi dengelemek için mineral filtre veya alkali filtre eklemeyi düşünebilirsiniz. Bu tür filtreler suya kalsiyum, magnezyum gibi mineraller ekleyerek pH’ı artırabilir ve TDS’yi dengeleyebilir. 

    Daha az gör
  5. Evet, 75 GPD (gallon per day) membrana 1000 flow restrictor bağlanırsa, arıtma su miktarı düşer. Çünkü flow restrictor, ters ozmoz sistemlerinde atık suyun membran üzerinde oluşturduğu basıncı düzenler. 1000 flow restrictor kullanmak, atık su oranını artırır ve arıtılmış suyun miktarını azaltır; zirDevamını oku

    Evet, 75 GPD (gallon per day) membrana 1000 flow restrictor bağlanırsa, arıtma su miktarı düşer. Çünkü flow restrictor, ters ozmoz sistemlerinde atık suyun membran üzerinde oluşturduğu basıncı düzenler. 1000 flow restrictor kullanmak, atık su oranını artırır ve arıtılmış suyun miktarını azaltır; zira su basıncının büyük bir kısmı atık su olarak yönlendirilir. Bu durumda, doğru performans için membranın kapasitesine uygun bir flow restrictor seçmek önemlidir, genellikle 75 GPD membran için 300-400 flow restrictor kullanılması tavsiye edilir.

    Daha az gör
  6. Bu tür bir problem, ters ozmoz su arıtma sistemlerinde oldukça yaygın olabilen bir durumdur ve birkaç faktörden kaynaklanabilir. Sorunu çözmeye yönelik bazı öneriler: 1. Tank Basıncı: Öncelikle tankın hava basıncını kontrol edin. Tankın iç basıncı genellikle 5-7 psi civarında olmalıdır. Tankın boşkeDevamını oku

    Bu tür bir problem, ters ozmoz su arıtma sistemlerinde oldukça yaygın olabilen bir durumdur ve birkaç faktörden kaynaklanabilir. Sorunu çözmeye yönelik bazı öneriler:

    1. Tank Basıncı: Öncelikle tankın hava basıncını kontrol edin. Tankın iç basıncı genellikle 5-7 psi civarında olmalıdır. Tankın boşken basınç ölçümü yaparak doğru basınçta olup olmadığını kontrol edin. Tankın içinde fazla hava varsa, atık suyun kesilmemesine neden olabilir.

    2. Check Valve (Geri Akış Valfi): Bu valf genellikle membran çıkışında bulunur ve suyun geri akışını engeller. Eğer yeni değiştirdiğiniz check valf düzgün çalışmıyorsa, suyun geri kaçmasına ve sürekli bir atık su akışına yol açabilir. Doğru şekilde monte edildiğinden ve çalıştığından emin olun.

    3. Dört Yollu Vana: Dört yollu vana, sistemdeki su akışını yönlendiren kritik bir parçadır ve eğer doğru çalışmazsa sistemin düzgün çalışmasını engelleyebilir. Vana montajı ve bağlantıları kontrol edin, herhangi bir hatalı bağlantı varsa düzeltin.

    4. Flow Restrictor: Membranın atık su çıkışına monte edilen flow restrictor, su

    Daha az gör
  7. Bu cevap düzenlendi.

    Banyo ve mutfak gibi tüm daireyi kapsayacak su arıtma sistemleri genellikle konut tipi su yumuşatma ve filtreleme sistemleri ile sağlanmaktadır. Zararlı organizmaları filtreleyecek bir sistem için NSF sertifikalı ürünler tercih edilmesi önemlidir. Müstakil bir eve sahipseniz https://royalgreen.com.tDevamını oku

    Banyo ve mutfak gibi tüm daireyi kapsayacak su arıtma sistemleri genellikle konut tipi su yumuşatma ve filtreleme sistemleri ile sağlanmaktadır. Zararlı organizmaları filtreleyecek bir sistem için NSF sertifikalı ürünler tercih edilmesi önemlidir.

    Müstakil bir eve sahipseniz https://royalgreen.com.tr/urun/royal-green-su-yumusatma-sistemi/ bu tür yumuşatma sistemleri şebeke suyundan kireçi %95 uzaklaştırır ve yumuşak bir su sağlar.

    Depo kaynaklı bulanıklık varsa 

    https://royalgreen.com.tr/urun/atlas-10-inch-seffaf-2-parca-housing/

    Bu filtre kabını ve şu https://royalgreen.com.tr/urun/kapakli-10-inch-5-micron-sediment-filtre/ filtre işini fazlasıyla görecektir. Bu filtreyi kullanım yoğunluğuna göre 1-3 ay arasında bir filtre koyu kahve rengini aldıkça yenilemeniz yeterlidir.

    Duş için klor giderim yapan şu https://royalgreen.com.tr/urun/dus-filtresi/ duş filtresi yeterli olacaktır. Bu filtreyi de kullanıma göre max. 6 ayda bir yenilemeniz gerekmektedir.

     

    Daha az gör
  8. Su arıtma cihazları seçimi yaparken hem ürün kalitesini hem de işletme maliyetlerini göz önünde bulundurmak oldukça önemlidir. Royal Green markasının hem Picasso hem de Softlime modelleri, Türkiye'de üretildiği ve NSF sertifikasına sahip olduğu için güvenilir bir tercih olabilir.Royal Green PicassoDevamını oku

    Su arıtma cihazları seçimi yaparken hem ürün kalitesini hem de işletme maliyetlerini göz önünde bulundurmak oldukça önemlidir. Royal Green markasının hem Picasso hem de Softlime modelleri, Türkiye’de üretildiği ve NSF sertifikasına sahip olduğu için güvenilir bir tercih olabilir.

    Royal Green Picasso modeli temel bir ters ozmoz sistemi sunarken, Royal Green Softlime modeli Roycera A.A Alkali Mineral Filtre gibi ekstra özelliklere sahip. Alkali mineral filtre suyun pH seviyesini artırarak suyu daha alkali hale getirebilir, bu da bazı kullanıcılar için tercih edilebilir bir özelliktir. Eğer alkali su sizin için önemliyse, Softlime modeli uygun bir seçenek olabilir.

    Bakım ve filtre değiştirme maliyetleri konusunda her iki cihazın da işletme maliyetlerinin benzer olabileceğini söyleyebilirim. Ancak, ek özellik içeren cihazların genellikle biraz daha yüksek maliyetleri olabilir.

    Bu cihazlar haricinde, Ethicwater su arıtma cihazlarını da değerlendirebilirsiniz. Ethicwater, kaliteli ters ozmoz sistemleri ile bilinir ve kullanıcılar tarafından genellikle olumlu geri dönüş alır.

    Tavsiyem, ihtiyaçlarınızı ve bütçenizi göz önünde bulundurarak seçim yapmanızdır. Su kalitesi, kullanım kolaylığı ve uzun vadede işletme maliyetlerini değerlendirerek doğru kararı verebilirsiniz

    Daha az gör
  9. Evet, doğru! Hidrolik sıçrama, akışkan dinamiğinde önemli bir kavramdır ve özellikle açık kanal akışlarında görülür. Bu olay, suyun akış rejiminin ani bir şekilde değişmesi sonucunda su yüzeyinde meydana gelen ani bir yükselme olarak tanımlanır. Hidrolik Sıçrama Nedir? Hidrolik sıçrama, akışın sel rDevamını oku

    Evet, doğru! Hidrolik sıçrama, akışkan dinamiğinde önemli bir kavramdır ve özellikle açık kanal akışlarında görülür. Bu olay, suyun akış rejiminin ani bir şekilde değişmesi sonucunda su yüzeyinde meydana gelen ani bir yükselme olarak tanımlanır.

    Hidrolik Sıçrama Nedir?

    Hidrolik sıçrama, akışın sel rejimi (superkritik akış) denilen yüksek hızlı ve düşük derinlikteki akıştan, nehir rejimi (subkritik akış) denilen düşük hızlı ve yüksek derinlikteki akışa ani bir geçiş yapması durumunda meydana gelir. Bu geçiş, su yüzeyinde bir sıçrama ya da ani bir seviye artışı ile kendini gösterir.

    Hidrolik Sıçramanın Özellikleri:

    1. Sel Rejimi (Superkritik Akış): Akış hızının yüksek, su derinliğinin düşük olduğu akış türüdür. Akışın enerjisinin büyük bir kısmı kinetik enerjiye dönüşmüştür.
    2. Nehir Rejimi (Subkritik Akış): Akış hızının düşük, su derinliğinin yüksek olduğu akış türüdür. Enerjinin büyük bir kısmı potansiyel enerjiye dönüşür.
    3. Sıçrama Noktası: Akış hızı çok yüksek olduğunda, akış enerjisi bir yerde yeterince azalır ve su derinliği aniden yükselir. Bu ani değişiklik, hidrolik sıçrama olarak adlandırılır. Bu noktada, enerjinin bir kısmı türbülans yoluyla kaybolur.
    4. Enerji Kaybı: Hidrolik sıçrama sırasında, türbülans nedeniyle sistemde önemli miktarda enerji kaybı olur. Bu kayıplar, hidrolik sıçramanın karakteristik özelliklerinden biridir.

    Hidrolik Sıçramanın Meydana Geldiği Yerler:

    • Barajlar ve Su Yapıları: Barajların alt kısımlarında, suyun yüksek hızla akarak ani bir şekilde yavaşladığı alanlarda hidrolik sıçrama meydana gelir.
    • Akarsu ve Kanallar: Akarsu veya kanal yataklarında eğim değişikliği olan bölgelerde suyun hızla akış rejimi değiştirmesi sonucu sıçrama görülebilir.
    • Drenaj Sistemleri: Suyun hızlı aktığı yerlerde boru veya kanallarda akış rejimi değişiklikleri sırasında hidrolik sıçrama oluşabilir.

    Hidrolik Sıçramanın Önemi:

    • Enerji Dağıtımı: Hidrolik sıçrama, akış enerjisinin kontrolsüz şekilde kaybolmasını sağlar. Bu yüzden su yapılarında aşırı enerji birikimini engellemek için kullanılır.
    • Tasarım Unsurları: Hidrolik sıçrama, barajlar ve açık kanal sistemleri gibi su yapılarını tasarlarken dikkate alınır. Yapıların güvenli ve verimli çalışması için bu olgu kontrol edilmelidir.
    • Erozyon Kontrolü: Akışın yüksek enerjisinden kaynaklanan erozyon etkilerini kontrol etmek amacıyla hidrolik sıçrama tekniklerinden faydalanılır.

    Sonuç olarak, hidrolik sıçrama, su yapılarında hem olumlu hem de olumsuz etkileri olan bir olaydır ve suyun enerji seviyesinin yönetilmesinde önemli bir rol oynar. Su mühendisliği projelerinde bu olayın dikkate alınması, yapıların güvenliği ve verimliliği için kritik öneme sahiptir.

    Daha az gör
  10. HES (Hidroelektrik Enerji Santrali), su gücünden elektrik üretmek için akarsular üzerine inşa edilen tesislerdir. Genellikle baraj gölleri üzerinde kurulan bu santraller, suyun potansiyel enerjisini kullanarak enerji üretirler. HES'ler hem avantajları hem de dezavantajlarıyla çevresel ve ekonomik açDevamını oku

    HES (Hidroelektrik Enerji Santrali), su gücünden elektrik üretmek için akarsular üzerine inşa edilen tesislerdir. Genellikle baraj gölleri üzerinde kurulan bu santraller, suyun potansiyel enerjisini kullanarak enerji üretirler. HES’ler hem avantajları hem de dezavantajlarıyla çevresel ve ekonomik açıdan önemli bir tartışma konusudur.

    HES’in Faydaları:

    1. Suyun Enerjiye Dönüşümü: Akarsuların boşa akmasını önleyerek suyun enerjisi elektrik üretiminde kullanılır ve bu enerji kaynağı sürdürülebilir bir enerji olarak değerlendirilir.

    2. Çevre Dostu: UNESCO ve Avrupa Birliği tarafından çevre dostu olarak kabul edilen HES’ler, çevreye minimal zarar verdikleri düşüncesiyle yenilenebilir enerji kaynakları arasında sayılırlar.

    3. Bölgesel Kalkınma: HES projeleri, kurulduğu bölgelerde iş imkanları yaratarak yerel ekonomiye katkıda bulunur ve bölgenin gelişimine olanak sağlar.

    4. Atıksız Enerji Üretimi: HES’ler, fosil yakıtlarla karşılaştırıldığında çevreye atık bırakmazlar ve düşük karbon salınımına sahip olduklarından çevreyi kirletmezler.

    5. Yenilenebilir ve Ekonomik: Su sürekli bir kaynak olduğu için HES’ler yenilenebilir enerji üretimi sağlar. Aynı zamanda uzun ömürlü olmaları ve düşük işletme maliyetleriyle ekonomik bağımsızlığı artırır, dışa bağımlılığı azaltır.

    HES’in Zararları:

    1. Çevresel Tahribat: HES inşaatları, nehirlerin doğal akışını değiştirdiği için çevredeki ekosistem üzerinde büyük zararlar yaratabilir. Nehir yataklarının yönünün değiştirilmesi, ormanlara ve doğal yaşama zarar verebilir.

    2. Biyolojik Çeşitliliğe Zarar: HES’lerin yapımı sırasında, akarsularda yaşayan su canlılarının yaşam alanları zarar görebilir. Bu, bölgedeki biyolojik çeşitliliği olumsuz etkiler ve bazı türlerin yok olmasına neden olabilir.

    3. Hastalıklarda Artış: Bazı bölgelerde, HES’lerin faaliyete geçmesiyle birlikte hastalık oranlarında artışlar görülmüştür. Su kaynaklarının yapay olarak düzenlenmesi, ekolojik dengenin bozulmasına ve buna bağlı hastalıklara yol açabilir.

    4. Erozyon ve Sel Riski: HES’lerin inşa edildiği bölgelerde toprak erozyonu ve sel riski artabilir. Barajların yapımı ve suyun yönlendirilmesi doğal dengeyi bozabilir.

    5. Buharlaşma ve Tuzlanma: Barajlardaki yüksek buharlaşma oranı, çevredeki toprakların tuzlanmasına yol açabilir. Bu durum, tarım arazilerinin verimliliğini azaltarak bölgenin ekonomik faaliyetlerine zarar verebilir.

    Hidroelektrik santralleri (HES) çevre dostu enerji üretimi sağlayan önemli bir kaynak olmakla birlikte, çevresel ve ekolojik dengeler üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. HES projeleri planlanırken bölgenin ekosistemine uygun bir şekilde tasarlanmalı ve çevre üzerindeki zararları minimuma indirmek için gerekli tedbirler alınmalıdır.

    Daha az gör